škodaturkey.com
Biz bir aileyiz...

Cep Telefonu ABS'yi Etkiler Mi?

Ziyaretçi · 18 · 8634

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı beytullah

  • Kahraman Üye
  • *****
    • İleti: 2662
    • Profili Görüntüle
Alıntı yapılan: mxengine;3090
Arkadaşlar cep telefonunun ile ABS ye bir zararını olmadığını yanlış hatırlamıyorsam MAN ispatlamıştı.Cep telefonunun yasak olmasının sebebi Telefonla konuşurken özellikle bizim millet bağırarark konuştuğu için çevresindeki insanlar rahatsız olmasın diye yasak.

 
:+1:
 
bütün otobüs şoförleri cep tlf konuşuyor...
" ALLAHIM GÖNLÜMDE OLANI HAKKIMDA HAYIRLI EYLE, HAKKIMDA HAYIRLI OLANA GÖNLÜMÜ RAZI EYLE..."[SIGPIC][SIGPIC]


octaviaman

  • Ziyaretçi
Manyetik alan herhangibir toplayıcı ünite kullanılmadığı takdirde her zaman elektronik kumandaların yanlış veya kararsız çalışmasına neden olabilir.Aşağıda ki alıntıyı bir okuyun derim.

GSM teknolojisinde taşıma frekansı baz alınarak (900 yada 1800 MHz) bilgiler paketler halinde gönderilir. İşte bu paket halindeki bilgiler bir zarf (envelope) oluşturarak düşük frekans paraziti oluştururlar. Duyduğumuz ve sistemleri etkileyen parazit işte budur.
Bu parazit zaten çok düşük manyetik alanla çalışan hız sensörlerinede etkir ve ABS ECU o tekerlekden gelen hız bilgisini yanlış algılar. Tam parazit etkiliykende frene basıldığında dengesiz bilgilerden dolayı kararsız bir frenaj yapar ve sonuçlar pek tahmin edilemezdir. Tekerler sürekli kilitlenmiş gibi gözüküp sürekli baskı altında kalarak balataları yakabilir yada yürüyormuş gibi diğer tekerleklerle doğru çalşamaz ve araca hatalı yön vererek takla atmasına bile yol açabilir.
Dikkat ettiyseniz problem frenajda ortaya çıkıyor. Diğer zamanlarda o kadarda etkili değil. Değilmi? Acaba öylemi? Maalesef hayır. Etkili ancak ABS nedeniyle değil. Problem ASR!...
ASR (Anti Spin Recovery - Anti Patinaj Sistemi) genellikle ABS sistemleri ile iç içedir. Çünkü aynı modulatör ve sensörleri kullanır ve ABS ile benzer bir çalışma prensibine sahiptir. Ancak ASR ABS gibi tekerleğin kilitlenip kilitlenmediğine değil tekerleğin patinajda olup olmadığına bakar. Genellikle patinajda kalan tekerlekler çekiş tekerlekleridir. Bu yüzden bazı ASR sistemlerinde difransiyel için ayrıca bir modulatör bulunabilir.
ASR, ABSden farklı olarak sürekli devrededir. ABS ise sadece frenajda devreye girer. ECU (Artık ECU lar hem ABSyi hem ASRyi içeriyorlar) bir tekerleğin diğerlerinden çok daha farklı bir hızda döndüğünü görürse o tekerlek diskine tıpkı ABS gibi baskı yaparak kararlı bir biçimde hareket etmesine çalışır. Bunu yaparken ASR kontrol ünitesi genellikle Motor kontrol ünitesine bilgi göndererek Torkunu düşürmesini ister. Ek olarak bu aşamada difransiyel modulatörü TCS (Traction Control System - Çekiş Kontrol Sistemi) sistemi için devreye girebilir. Bu yine genellikle lüks arabalardaki kalkış "DIGI DIGI" larını açıklar.
İşte cep telefonu kullandığınızda en tehlikeli şey budur. Bir hız sensörü (yada duruma göre birkaçı) aşırı etkilenir ve kontrol ünitesine hatalı bilgi gönderir. Araç gayet normal yol aldığı halde kontrol ünitesi o etkilenen tekerleği durduk yere kontrol altına almaya çalışır ve sürekli disklere baskı uygulayar. Buda balataların ve diskin haddinden fazla ısınmasına ve sonuçta sürtünme katsayısının büyük bir bölümünü kaybetmesine yol açar ve artık frenler güvensizdir.
Bu senaryo her zaman böyle olmaz ancak sistemlerin bu şekilde etkilendiğide bir gerçektir. Üreticiler artık bu sistemlerin etkilenmemesi için sensörler ve sensörlerin üzerinde bulunduğu yataklar üzerinde çalışmaktadır.
 
Yazar & Kaynak: Murat Ursavaş - http://www.pclabs.gen.tr/yazi.asp?doc=424
 
 

Eklenme tarihi: 17-2-2007
« Son Düzenleme: 07 Nisan 2009, 20:27:37 Gönderen: octaviaman »


octaviaman

  • Ziyaretçi
Bu da başka bir alıntı:
Mercedes-Benz: “Tersi ispatlanamadığından, riskler dikkate alınmalı”

Mevcut teknolojik koşullar ile araç içinde dış anteni olmayan cep telefonu kullanımının, araç elektroniğine ve insan sağlığına kesin olarak zarar vermediği ispatlanamamaktadır.

Uçaklarda motorlu kara taşıtlarında bulunan güvenlik önlemlerin çok daha fazlası bulunmasına rağmen cep telefonu kullanımının kesin olarak yasaklanması bu konudaki teknolojik seviyenin en açık göstergesidir.

Mercedes-Benz tarafından onaylanmış bir dış anten ve araç kiti kullanımı riskleri tamamen ortadan kaldırmaktadır

Dış anten kullanılmadığı durumda cep telefonu ve telsiz üreticileri de cihazların araç içinde kullanılmalarının sakıncalı olabileceğini belirtmektedir. Zira herhangi bir zamanda araçta çok sayıda cep telefonunun aynı anda kullanılması sonucu nasıl, hangi şiddette ve hangi bölgelerde manyetik dalga yoğunlaşması olabileceğini kestirmek imkansızdır.

Araç elektroniğinin çeşitli kaynaklarca üretilen manyetik dalgalardan etkilenmemesi için Mercedes-Benz tarafından tüm önlemler alınmaktadır. Ancak teslimattan sonra araç elektrik, elektronik sistemi üzerinde yetkisiz kişilerce standart dışı malzeme kullanılarak yapılan tamir, bakım ve manipülasyonlar sistemi hassas hale getirebilir. Bunun sonucu olarak araç içinde cep telefon kullanımı araç elektroniğinde ciddi hasarlanmalara sebep olabilir. Sistemi hassas hale getirebilecek söz konusu işlemlerin Mercedes-Benz Türk tarafından kontrol edilebilmesi ise mümkün değildir.

Otobüsler de, pek çok motorlu araç gibi, kapalı bir çelik konstrüksiyon yapıya sahiptir. Bu kapalı ortamda dış anteni olmayan bir cep telefonu kullanıldığında, çelik yapı, manyetik dalgaları hapseden bir kafes (Faraday kafesi) görevi görüp, bazı noktalarda manyetik dalgaların kesişerek yoğunlaşmasına sebep olmaktadır. Yolcuların maruz kaldığı bu dalga yoğunlaşmasının kalp pili, işitme cihazı gibi tıbbi aletler üzerinde çok tehlikeli etkiler yaratma ihtimali vardır. DIN 57848 normuna göre, 10 kHz ile 3000 kHz frekansları arasındaki elektromanyetik dalgaların tıbbi cihazlar açısından tehlike yaratabileceğine işaret edilmektedir. Araç içinde pek çok yolcunun aynı anda cep telefonu kullanması sonucu ise DIN normunda belirtilen limitler aşılmaktadır. Bu nedenle dış anten olmadan araç içinde cep telefonu kullanımının insan sağlığı üzerinde yaratabileceği tehlikeden dolayı yasaklanması öngörülmektedir.