škodaturkey.com
Biz bir aileyiz...

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Konular - viperking

Sayfa: 1 2 3 ... 6
1
Benim Arabam... / W205 ile Yola Devam
« : 04 Ocak 2021, 20:42:13 »
Octavia macerasından sonra yaklaşık 4 yıldır beraber olduğum W204 FL Coupe den ayrılmak durumunda kaldım. Hem kızımın büyümesi ile 4 kapı ihtiyacı hem de Coupe nin km sinin artması bu değişimde etkili oldu.

Aslında iç hacmi biraz daha büyük olduğu için E Coupe düşünüyordum ama istediğim temizlikte ve donanımda bir araç denk düşmedi. Bu arada hiç aklımda yokken oldukça dolu olan W205 nasip oldu.

Renk: Dağ Grisi, KM: 45 bin. Gece paketi, 360 Kamera, Distronic, aktif direksiyon yardımcısı, aktif park yardımcısı, sağ-sol hafızalı recaro koltuk, ILS aydınlatma, navigasyon, Burmester elektrikli bagaj, arka perdeler, yalıtımlı yan camlar.

Coupe ile aynı motor ve aktarmaya sahip olmasına rağmen Coupe den daha atak. Özellikle Sport ve Sport+ kendisini hissettiriyor. Yakıt olarak aynı kullanım stilinde 1 lt daha fazla yakıyor. Ancak sunmuş olduğu donanım ile Coupe ye göre biraz daha şımartıyor.

Bugün uzun zamandır aklımda olan seramik uygulamasını yaptırdım. Öncesinde demir tozu temizliği, kil ve cila uygulaması yapıldı. En sonunda da kaput ve bagaj eşiği koruma için şeffaf film uygulaması yapıldı.


























2
Sohbet / F-16 CJ Blok 50 Maketim
« : 14 Mayıs 2020, 18:26:34 »
Evet Arkadaşlar,

İlk makette sonra 2 adet sipariş vermiştim. Birisi Hasegewa F-16 CJ Block 50 Diğeri de Tornado idi.

Öncelikle Hasegewa markası makteçilikte bayaa kaliteli kitleri ürünleri ile bilinir, hem bu farkı görmek hem de gönül hemen F-16 ya konduğundan bu maketle başladım.

İşte Başlangıç malzemelerim



Bir japon markasına uygun olarak gayet minimalist bir kutu geldi  



Ama kutuyu açtığımızda bu ölçekteki çoğu maketten daha fazla tabla çıktı. Genelde A-B-C-D şeklinde 4 tabla olur ama burada J' ye kadar gidiyordu. Sevdiğim bir diğer hususta sorun yaşanabilecek parçaların yedeklerinin de çıkmasıydı.





Yalnız kanat vb parçalarda bazı plastik hataları vardı. Plastiğin birden incelip kalınlaşması gibi. Henüz zımpara ve macun işinde iyi olmadığım için bu hataları düzeltmeye cesaret edemedim.

3
Sohbet / Plastik Maketçiliğe Giriş
« : 07 Nisan 2020, 20:52:07 »
erkese Merhabalar,

Uzun süredir araba dışında uğraşacak bir hobi arıyordum. Başımızdaki Covid-19 illeti nedeniyle velere kapanınca ilk ve ortaokul yıllarında yaptığım maketler aklıma geldi.

Çocukluğumdan beri savaş uçaklarını çok severim. Küçükken bu tutkumu maketlerle gidermeye başlamıştım. O zamanlar bu uğraş için çok fazla kaynak yoktu. Yolum ne zaman Ankara'ya düşe İzmir Caddesi taraflarında bir pasajın içindeki maketçi amcaya uğrardım. Bu amcanın dükkanı tam bir maket cenneti idi ve kendisi de çok güzel diyoramalar yapıyordu. Oradan hem maketimi hem de boyalarını alır yapmaya çalışırdım. 10'a yakın yapılı maketim vardı. Bir gün temizlk esnasında hepsi birbirine girince ben de hepsini attım ve başka uğraşlara dalmamla maket sevdasına ara vermiş oldum.

Tekrar başlarken aklım kaldığı kadarı ve yaptığım araştırmalar sonucunda önce temel malzemelerimi aldım. Bunlar:
1- Kretuar Bıçağı (küçük parçaları yontmak, kesmek için)
2- Yan Keski (maket parçalarını tablasından çıkarmak için)
3- Zımpara (plastik yüzeydeki fazlalıkların ve hataların traşlanması için)
4- Putty ( dolgu malzemesi)
5- Plastik yüzeyler için Akrilik Astar
6- Farklı boyutlarla boyama fırçaları

Bu malzemeleri temin ettikten sonra sıra maketimizi seçmeye geldi. Boyut olarak çoğunlukla 1/144 ölçüsünde maketler var. Ancak bunar çok küçük olacağından ben tercihimi 1/72 ölçüsünde kullandım. Yapıştırıcı - Detay Fırçası - Maket Boyası gibi malzemeleri almamak için bunları da içeren maket set'lerinden aldım. Modern savaş uçaklarını sevdiğim için seçeneklerimi bu yönde daralttım. Tüm bu seçenekler doğrultusunda bulabildiğim kit Revell'in 1/72 ölçeğindeki Dassault Rafale M oldu.

Bu kit içerisinden çıkan boyalar ve Revell in yapıştırıcısı çok işime yaradı. Kırtasiyede satılan sıradan yapıştırıcılar maket plastiğini çok fazla eritiyor. Ayrıca yapıştırıcıyı küçük parça ve yüzeylere sürmek, taşırmamak neredeyse işkence. Revell in yapıştırıcısı hem daha az eritiyor hem de iğneli ucu sayesinde çok küçük parçalara dahi kolayca uygulanabiliyor. Kit içerisinden siyah, gri, metalik gri ve Lufthansa mavisi renginde boyalar çıktı. Bu boyalar su bazlı akrilik ve fırça ile uygulaması daha kolay. Bu boyalara ek olarak kırtasiyeden yine akrilik olan askeri yeşil, koyu turuncu, kırmızı ve beyaz renkli boyalar da aldım.

Maketin yapım aşamasına tüm parçaların astarlanması ile başladım. Bu adım çok önemli. maket üzerindeki hataların bulunması, boyanın ve maket çıkartmalarının (decal) daha iyi tutunması için astar şart. Astarlama işlemini 3 kat şeklinde yaptım. Bu adımda yaptığım br büyük hata oldu.

1- Astarın tam kuruması için 24 saat beklemek gerekiyormuş. Hem bunu bilmediğimden hem de biran önce işe başlamak istediğimden kuruma için 20dk lık süreler belirledim. Büyük yüzeyli parçalar için astarlama başarılı oldu. Ancak küçük parçaların bazılarını astar yumuşattı ve plastiği eritti.

Bundan sonraki makette astar işlemi için 2 gün ayırıp acele etmeyeceğim. Zaten tüm süreç için en önemli olan iki şey; sabır ve acele etmemek.

Astardan sonra maketi birleştirme ve boyama aşamaları var. Ancak boyamayı maket tablası üzerinde yapmak daha kolay. Bu şekilde parçaları tutmak zorunda kalmadan daha kolay boyayabiliyoruz. Bu adımdaki en önemli nokta ise kalın bir kat atmak yerine ince ama birçok kat atmak. Tabii her kat arasında boyanın iyice kurumasını da beklemek gerekiyor. Bir kat atarken boyanan yüzeyden aynı yönde ve sadece bir kez geçmek gerekiyor. Yoksa fırça izleri kaçınılmaz olacak. Boyama yaparken netten modelini yaptığımız aracın gerçek renklerine bakmak güzel ip uçları sağlıyor.

Boyama işlemi de bittikten sonra birleştirmeye geçebiliriz. Burada en önemli nokta yine sabır. Ben yaparken delinmesi gereken bazı noktaları atladığım için kanat altındaki füze tutacaklarının monte edileceği delikleri açmadım ve yapıştırmak zorunda kaldım ki bu beni çok zorladı. Delme işlemi için küçük elektrikli matkaplar en iyisi. Ama bu malzeme yoksa benim gibi dikiş iğnesi de kullanabilirsiniz.

Birleştirme işleminde diğer bir ip ucu; kuyruk kanadı ve iniş takımlarının en son takılması. Bu parçaları birleştirmeyi ve maketinize monte etmeyi en sona bırakın. Çünkü ilerleyen adımlarda yapacağınız düzeltme, panel çizgilerinin birleştirilmesi ve decallerin yapıştırılması adımında bu parçalar sizi engelliyor. Hatta ben yaparken uçak elimden kaydı ve hem ön hemde sağ arka iniş takımı çok biçimsiz bir yerden kırıldı. Bunu düzeltip yapıştırmak oldukça vaktimi aldı ve dikkatli bakıldığında görsel hatalara yol açtı.

Decalleri suda çözüp kaydırarak yapıştırıyorsunuz. Maketimizin ölçeği küçük olduğundan bazı decaller de oldukça küçük ve yapıştırması zor olabiliyor. Bu durumda bir cımbızla tutarak kürdan veya kulak çubuğu ile sabitleyebiliriz. Bu adımda elde ettiğim iki tecrübe oldu. Decalleri parçaları birleştirmeden uygulayabiliriz. Bir de daha iyi bir görüntü için decalleri yapıştırmadan önce mutlaka hafif parlak bir vernik atılmalı. Ben vernik almadığım bu adımı yapamadım. Sonraki inşallah.

Tüm işler bittikten sonra panel çizgilerini görünür hale getirmek kalıyor. Bunun için en iyi çözüm yöntemi vernikten sonra yıkama dene tekniği yapmak. Bu teknikte özel yıkama boyasını incelterek çizgileri belli etmek isteğimiz alana bolca sürüyoruz. Bu alanı bir nevi yıkıyoruz. Böylece boya panel çizgilerinin içine doluyor. Daha sora fazla boyayı yüzeyden siliyoruz. Ancak hem verniğim hem de yıkama boyam olmadığı için bu adımı da yapamadım.

Panel çizgilerinin belirlenmesi için en basit yöntemlerden biri de yumuşak (4B) kurşun kalem kullanmak. Çok fazla bastırmadan panel çizgilerinin üzerinden geçmek, perçin efekti vermek için de o bölgeyi yine bastırmadan hafifçe taramak yeterli oluyor. Ben de bu yöntemi tercih ettim.

Bu maket üzerinde yaklaşık 6 gün çalıştım. Yorulduğumu veya sinirlenmeye başladığımı her fark ettiğimde çalışmayı bıraktım. Ve günde yalnızca bir kez maketin başına oturdum. Bu süreç sonunda elde ettiğim sonuç şu şekilde oldu; ilk elin günahı olmaz diyerek sizi fotolarla baş başa bırakayım.








4
Sohbet / Araç İçi Bakımı
« : 27 Ağustos 2018, 13:01:47 »
Arkadaşlar Selamlar,

Önceki araçlarımın iç bakımını nemli mikrofiber bezle toz alma şeklinde yapıyordum. Bir zararını görmedim ancak W204 üme biraz daha özenli bakım istiyorum. Öncelikle Deri Bakımı ve Koruma, Alcantara Temizleme, Torpido Temizleme ve Koruma ürünleri bakıyorum. Özellikle torpido işi kafamı kurcalıyor. Bazı ürünlerin çatlama vb sorunlara yol açtığını duymuştum.

Aşağıda belirttiğim alternatiflerden hagi lerini tercih etmeliyim? Bunlar dışında sizin deneyip de memnun kaldığınız ürün önerilerine de açığım. Şimdidien teşekkürler.

Torpido Ürünleri:
1- Sonax Torpido Temizleyici Mat Limon (  https://www.sonaxshop.com.tr/SONAX-Torpido-Temizleyici-Matt-Limon-500-ml,PR-166.html  )
2- Sonax Torpido Temizleyici ve Koruyucu Mat ( https://www.sonaxshop.com.tr/urun/sonax-torpido-plastik-temizleyici-koruyucu-matt-300-ml  )

Deri Bakım
1-Sonax Deri Temizleyici ve Koruyucu (  https://www.sonaxshop.com.tr/SONAX-Deri-Temizleyici-Koruyucu-250-ml,PR-19.html  )
2- Gyeon Deri Bakımı ve Koruma ( http://www.boyassi.com/urun/gyeon-leather-coat---deri-bakim-ve-koruma-120ml_2414.aspx?CatId=371 )
3- Chemical Guys Deri Bakım Sütü (  http://www.boyassi.com/urun/chemical-guys-pure-leather-conditioner---deri-kokulu-deri-bakim-sutu-473ml-urun-stoklarimizda-galon_2402.aspx?CatId=371  )

Alcantara Bakım
1- Sonax Extreme Döşeme ve Nubuk Temizleyici (  https://www.sonaxshop.com.tr/SONAX-Xtreme-Doseme-ve-Nubuk-Temizleme-Kopugu-400-ml,PR-106.html  )
2- BMW Alcantara Süet-Nubuk Temizleyici (  https://urun.n11.com/ic-temizlik-ve-koruma/bmw-alcantara-suet-nubuk-temizleyici-kopuk-300-ml-P197429672  )

5
Benim Arabam... / C180 Coupe Ufak Dokunuşlar
« : 23 Temmuz 2018, 13:27:07 »
Aracımla alakalı yaptığım ve yapacağım tüm işleri tek başlık altında toplamak istedim. Coupe yi aldığımda yapılacaklar listesi şu şekildeydi

1- Beyaz olan spoyler ın piano black kaplanması
2- Nano boya koruma
3- C63 tarzı difizör ve 4 lü egzoz çıkışları
4- Orta susuturucu İptali
5- CAI
6- Cam filmleri
7- F1 kulakçık uzatmaları
8- ECU Yazılım

Çanakkale de ikamet ettiğim için bunları yapacak malzeme ve en önemlisi uygulayacak usta bulmakta çok sıkıntı çekiyorum. Öncelikle 1. maddeden başladım ve bunu ben yaparım diyerek kolları sıvadım. Ancak Folyo çekerken kullanılan ısı tabancası ile boyayı yakmayı korktuğum için işlemi Plastidip sprey ile yaptım. Uygulama detayları için : http://mbclubtr.com/sohbet/42893-plastidip-calismasi.html?highlight=
Her ne kadar parlatıcı sprey ile 2 3 kat geçmiş olsam da maalesef piano kadar parlak siyah olmadı. Yolum büyük bir şehre düştüğünde ilk işim bunu folyo ile değiştirmek olacak.

Uzun arayışlarım sonunda orta boy kanatları olan C63 tarzı difizörü buldum ve sipariş ettim. KArgo geldiğinde çok mutlu olmuştum.



Sonrasında difizöre uygun 4 lü egzoz çıkışları arayışına girdim. Ve egzozlarımız da kargoyla geldi:



Uzatan alışverişin en kötü yanı, üzerinde görüp ölçüp biçerek alamıyor olmak. Bu dez avantaj kendisini gösterdi ve maalesef egzozlar difizöre küçük geldi.





oldu mu olmadı mı derken, bu şekilde anlaşılmayacağına karar verip difizörü taktırmaya sanayi yolunu tuttuk. Girdiğimiz her dükkanda "difizör mü o ne ki?" "biz bunu yapamayız" gibi durumlarla karşılaştık. En sonunda kaportacı bir ustamız bizi kırmadı ve işi halletti.





Difizör güzel durdu da, orjinal çıkış ve sağ tarafın boş kalması tabii ki sırıttı. Bunun üzerine aldığımız egzozları alttan tutturduk, sanki güzel gibi oldu, boşluklar çok sırıtmıyor diyip egzozcunun yolunu tuttuk. Orada son dakika geniş oval ama tek çıkış uçlar gözüme çarptı. 2 tanesini yan yana koyup deneyince, difizördeki egzoz yerini tamamen doldurdu ve bizim aldığımız egzozdan çok daha güzel durdu. Bunun üzerine bizdeki egzozları takmaktan vazgeçtik.

Bacanağım sağolsun, İstanbul'a dönerken aldığımız egzozları iade için yanında götürdü. Şimdi dört gözle onun uygun egzozlarla birlikte geri dönmesini bekliyorum. Geldiğinde geri kalan resimleri de paylaşacağım.

6
Benim Arabam... / C180 Taze Resimler
« : 27 Nisan 2018, 11:55:36 »
Aracın konusunu alttaki linkte açmıştım.

http://www.skodaturkey.com/showthread.php?p=636628#post636628

Artık geciken fotoları paylaşayım dedim. Yine gzl kareler yakalama fırsatım olmadı ama hazır yıkamışken idareten çekeyim dedim:
















7
Benim Arabam... / Yeni Aracım C180 Coupe
« : 06 Nisan 2018, 13:21:05 »
Evet Arkadaşlar, yaklaış 1 ay önce 2014 Model W204FL kasa C180 Coupe AMG Plus aracımı aldım. Allah herkese istediği araca binmeyi nasip etsin inşallah.

Biraz uzun olacak ama aracın hikayesi şu şekilde gelişti:

Bizim ufaklığın büyümesi ve pederin bulunduğum ile taşınmasıyla 4,5 yıldır severek kullandığım Skoda Octavia TDI'ı satıp spor bir araç alma fikri kafama yerleşmişti.

Öncelikle Audi A5 Coupe'lere baktım. Dıştan cidden çok albenili görünüyorlar. Hele ki RS5 kit'li olanları. Ancak içine oturduğumda hem arka koltukların darlığı hem de malzeme kalitesi beni hayal kırıklığına uğrattı. Üstelik TFSI motorlarının yağ yakma ile başlayıp sandık motora kadar uzanan sorunları benim için A5 'i bitirdi.

Sonrasında daha eski olmasına rağmen BMW E92'lere yöneldim. E90'ın tasarımını çok kaba bulsam da E92 ler her zaman gözüme çok şık gelmişti. Kasa güncelliğini çok fazla kaybetse de bu şık görünüm benim için yeterliydi. Arka koltukların neredeyse sedan kadar geniş olması, çok tatminkar arka baş mesafesi ve A5 e göre çok daha kaliteli iç mekanıyla ibre E92 kaydı.

Ancak bütçeme uygun E92 ler atmosferşk 3.20i ler di. Ve maalesef bu araçlar perf adına oldukça ölüydü. Octavia mı yazılımlı olarak 150hp 310mn şeklinde kullanıyordum. Atmosferik 3.20i bu nedenle bana çok hantal geldi. Spor görünüm ama hantal motoru daha önce FX Coupe de kullandığımdan aynı sıkıntıları çekmek istemedim ve 3.20cd arayışına girdim. 2011 yılına kadar olan motorların 184hp lik olmayışı ve zincir problemleri yüzünden LCI olarak tabir edilen makyajlı ve 184 lük E92 3.20d lere bakmaya başladım. Ama onlar da maşallah ki yüksek km lerine rağmen daha güncel olan BMW F30 fiyatındaydı.

Hal böyle olunca da F30 3.16i lere yöneldim. Piyasada çok oluşları, genelde hor kullanılmaları vb sepeblerden F30 gözüme güzel gelse de gönlüme bir türlü yerleşmedi.

Bu sırada gözüme W204 Coupe ler çarpmaya başladı. Yukarıda saydığım seçeneklere göre hem daha yeni hem de donanımları daha iyiydi. Bir gece arkadaşıma ziyarete giderken evlerini önünde kırmızı bir C coupe duruyordu. "Sahibini bulsam da rica etsem bir test etsek" diye geçirdim içimden. Şans bu ki misafirliğe gittiğim arkadaşımın bacanağının aracı imiş . O gece C Coupe yi kısa da olsa test etme imkanım oldu ve iç kalitesiyle konforunu çok beğendim.

C coupe lere baktığım sırada 1 haftalığına arkadaşımın E90 LCI 3.20D sini kullandım. Gerek motor gerek yol tutuş perf ile bana ezber bozdurdu desem yeridir. E90 'ı arkadaşıma Bursa da teslim ederken gel galerileri dolaşalım dedik ve oldukça temiz görünen bir C Coupe bulduk. Eşim spor araba sevmemesine rağmen C den çok hoşlandı. Ama maalesef araç bütçeyi biraz aşıyordu. Bu durumda E90'ı alsam mı acaba diye çok düşündüm. Güzel durumdaki e90 lar yine gereksiz pahallı idi. Arkadaşımınkinde ise xenon, sunroof gibi eksikler vardı ve bir süre sonra bunların beni sıkacağını düşünerek nihai hedef olarak C Coupe yi belirledim.

2-3 ay süresince adı bilindik sitede yatıp kalktım desem yeridir. Expere açık deyip iş ciddiye binince türlü bahaneler üreten satıcılar, bir türlü laf anlatamadığım galeriler ve bir de benim aracımın satılamaması nedeniyle tam vaz geçiyordum ki Bursa 'daki galeri benim aracımı takasa kabul etti. Mercedes 2. El' in Türkiye Genel Müdürü babamın çok samimi arkadaşı idi. Ondan rica edip aracın tüm seceresini döktürdük. Sağlam olduğunu görünce atladık Bursa'ya gittik. Son bir exper'den sonra da Allah'a şükür olsun ki aracımı alabildim. Alalı 1 ayı geçmesine rağmen hala bindiğimde ağzım kulaklarımda geziyorum.

Gelelim araçla ilgili izlenimlerime.

Kozmetik: Normalde W204 kasayı çok sevmezdim. Ama FL olduktan sonra özellikle ön tasarımı çok hoşuma gitmeye başlamıştı. Coupe tasarımı, profil çizgisi beni çok etkiliyor. Bir tek arka farlar da keşke ön tasarıma ayak uydursaymış diyorum.

Konfor - İç Mekan: Araçta 18'' jantlar ve arkada 35 yanak lastikler var. Daha öne kullandığım Astar GTC de 18'' janta çıkmıştım ve çok konforsuz olmuştu. En son aracım Octavia da 17'' jant 3.5 Eibach Prokit kombinasyonunu tercih ettim ve yine konforu olumsuz etkilemişti. Ama C Coupe de nasıl bir süspansiyon sistemi varsa beni hiç ama hiç yormuyor. Evet sert ama aynı zamanda yumuşak da. Sanki o jantlar 16'' ve lastikler 50 yanak gibi.

İç mekanda malzeme kalitesi çok iyi, neredeyse hiç trim sesi yok, yüksek süratli sürüşlerde rüzgar sesi yok. Bir tek cam tavan yarıya kadar açıkken bozuk yola girdiğimizde tıkırdıyor. Onu da bu hafta WD40 ile çözeceğim sanırım. ,

Bana en çok hitap eden noktaysa spor koltuklar. Bambaşka bir görünüm katıyor.

Arka koltuklardaki baş ve diz mesafesi 1.80 altı kişilerin kısa yolculuklar yapması için ideal. Baktığım spor araçlardaki arka hacmi büyükten küçüğe E92>C Coupe>A5 şeklinde sıralayabilirim.

Skoda 'dan sonra bagaj tabii ki küçük gelecekti. Ama bu şu ana dek bir handikap yaratma. Sığdırmak istediğiniz her şey için abartmadığınız sürece yer var.

Motor-Perf: Motorda henüz anlamlandıramadığım bir karakter var. Özellikle spor sürüşlerde sanki araca zarar veriyor hissini yaşatıyor. Ani hızlanmalar ve yüksek devirlerde kabine motor sesi geliyor. Mühendisler belli ki bunu sportif hissi yaşatması için yapmışlar. Ama maalesef bu ses spor bir sesten çok motor bağırması şeklinde. Size "haydi daha da bas gidelim" yerine "yaw bak ben zorlanıyorum istersen biraz yavaşla" diyor. Belki güzel bir CAI, orta iptali veya spor son susturucu ile ses güzelleştirilebilir. Ama o zamanda sakin kullanımlarda o ses insanı bayabilir.

Motordan çıkıp da benim hoşlandığım tek ses dump valve ın sesi oldu. Neredeyse bir blow off gibi çalışıyor. Ama tabii o çufflamalar aracın içinden duyulmadığı için size havaya sokamıyor.

Perf konusunda maalesef 3.20d nin arkasında kalıyor. Yazılımlı Skoda ile neredeyse aynı. Ama Skoda torku ve manuel aktarması nedeniyle gücü daha patlayıcı verirken, Coupe biraz daha atmosferik karakterde gücü veriyor. Ama iş güçten çıkıp normal kullanıma geldiğinde bu aracı kullanması çok keyifli. Biraz GT havası var. Uçayım, kaçayım şeklinde değil de uzun yollarda akayım şeklinde bir havası var. Kısaca benim stilim ve hislerim bu aracı sport da değil ECO da kullandırtıyor.

Aktarma: 7G-Tronic güzel bir aktarma. Sakin kullanımlarda vites geçişlerini hiç hissettirmiyor. Çok dik yokuşlarda vites büyütmeleri bazen ayarlayamıyor. Ama vites küçültmedeki kararları ve sarsıntısızlığı çok güzel.

Opel'in easytronic ve türevlerinden, PSA grubunun otomatiklerinden çok çok önde. Normal kullanımda DSG ile neredeyse aynı diyebilirm. Ama spor kullanımda hem DSG den hem de ZF den bir tık daha eksik. Gaza bastığınız anda tepki gelmiyor. Araba o sırada sanki düşünüyor gibi, "Abi emin misin bak hızlanıcaz mı ?" diye soruyor ve "evet" cvb ını alınca hızlanmaya başlıyor. Keşke ZF kadar tepkili olsaymış.

Yol Tutuş: Yol tutuşu güzel. Limitleri bayaa üstte. Ama yine de bir E90-92 değil.

BMW bir kez çizgiye oturduğunda virajlarda resmen akıyordu. Tüm çekiş kontrollerini kapattığımda bile çizgisinden çok çok zor çıkıyordu. Tabii bundan yeni alınmış Michelin Pilot serisinin etkisi büyüktü ama yine de yol tutuşta BMW daha güvenilir hissettiriyordu.

C Coupe ise virajlarda bazen kendini ağır ve büyük hissettiriyor ve çizgiye oturtmak için direksiyonla oynamanız gerekebiliyor. Kayma tepkilerini henüz tam öğrenemedim. Ama arkasını ne zaman bırakacağını, esp yi ne zaman devreye sokacağını size hissettiriyor. Sadece bir kere istemsiz ve sert bir şekilde yanladı. Onda da yerler ıslak, 90 derece bir viraj çıkışı, yüksek sürat vardı. Yeni aldığım yazlık lastikleri denerken virajın keskinliği farkedemedim ve çıkarken yanlamaya başladık, ben kontra verirken esp çoktan görevini yapmış bizi yola sokmuştu.

Yapılanlar: Öncelikle aracın üzerindeki kışlık Pirellileri söktüm. Yazlık olarak daha önce kullanıp memnun kaldığım Kumho Ku-39 ları aldım. Önler 225-40-18 arkalar ise 255-35-18 ölçülerinde.

Benden önceki sahibi araca mekanik olarak iyi bakmış olsa da yıkamada çok özen göstermemiş. Bu nedenle bol bol hare mevcut. Güzel bir uygulama yaptırana kadar Meguiars Scratch X ve ardından Meguiars NXT 2.0 uyguladım.

En son arka spoylerı cam tavanla uyumlu olsun diye plastidip le parlak siyaha boyadım.

Yapılacaklar: Güzel ve kafa ütülemeyen bir ses adına orta iptali deneyeceğim. Dump Valve sesini biraz daha duyabilmek adına bulabilrsem güzel bir CAI uygulaması yapacağım. Ama bunlar ses bakımında mercedes in ağır başlılığına yakışmazsa hepsini sökerim. Deneyip göreceğiz.

Arka tampon için artık klasik olan C63 difizör ve egzoz çıkışları düşünüyorum.

Bir ara yazılım düşünüyordum ama hem OBD den yüklenememesi, hem mercedes forumlarında okuduğum olumsuz örnekler hem de perf ın şimdilik yeterli gelmesi nedeniyle askıya aldım. Sanırım ilk defa bir arabama yazılımsız bineceğim.

Son olarak da hare düzeltme - boya koruma - seramik, iç mekan için de iyon temizliği yaptıracağım.

8
Sohbet / Deri Koltuk ve Torpido Bakımı
« : 19 Mart 2018, 19:02:35 »
Arkadaşlar Selamlar,

Bu zamana kadar tüm ağaçlarımın ön konsol temizliğini nemli mikrofiber bez ile yaptım ve bir zarar görmedim. Yine de bana önerebileceğiniz, parlak ve yağlı olmayan, yüzeyi güneşte çatlamalara maruz bırakmayacak bir ürün var mıdır?

İkinci sorum ise, aracımın koltukları deri - alcantara karışımı. Yanlra deri orta ve sırt kısmı alcantara. Yalnız deri kısım sanırım gerçek değil suni. Deri bakımı için olan E vitaminli, badem yağı içerikli koruma ve bakım ürünlerini bu suni deride kullanabilir miyim? Hem deri kısmı hem de alcantara için koruyucu ve besleyici tarzda hangi ürünleri önerirsiniz ?

9
Satıyorum - Arıyorum / Satılık Octavia A7 TDI
« : 01 Mart 2018, 11:31:22 »
Arkadaşlar Selam,

Aradığım aracı bulduğum için kendi arabamı satıyorum. Siteden takip edenler bilirler. Bunun dışındaki detaylar için

https://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-skoda-sahibinden-tertemiz-octavia-dizel-533216805/detay/

Fırsatı kaçırmamak adına siteden düşünen arkadaşlara ciddi indirim yapabilirim

10
Sohbet / Yeni Araç Hakkında Fikir
« : 05 Şubat 2018, 13:02:39 »
Arkadaşlar Selam,

En geç yaz sonuna kadar yeni bir araç almayı düşünüyorum ancak kafam çok karışık. Değerli fikirlerinizi paylaşırsanız sevinirim.

Kafamdaki Araç W204 kasa C-180 AMG 7-GTronic Coupe. Bu aracı 2. elde max 125Bin TL ye kadar bakıyorum. Birkaç tane beğendiğim araç oldu.

Ancak 3 gün önce bir arkadaşım 2012 Model Edition Pkt E90 3.20d sini satacağını söyledi. Araç çok temiz. NBT ekranlı. Gidişini anlatmama gerek yok zaten :) Ancak 130bin km de ve fiyat olarak 100bin vermem gerekiyor.

Sizce 2013 1.6TDI Manuel Octavia satılıp bu araçlar alınır mı? Ya da hangisi alınır.

Benim kafamdaki düşünce hazır bu kadar temiz bir BMW bulmuşken almak.  C-Coupe'ye geçerken BMW yi satmak, Octi yi satmaktan daha kolay olur gibi geliyor.

Bir diğer seçenek de babamın aracı olan 2014 1.4TSI ACT B8 Passat Highline'ı satmak. Bu aracı satıp üzerine çok az bir miktar ekleyince w204 Coupe yi çok rahat alabiliyoruz.

Sizce doğru karar ne olur?

11
Satıyorum - Arıyorum / Volvo S40 1.6D
« : 18 Eylül 2017, 10:26:43 »
Arkadaşlar selam,

Kayınpederimin 2011 model 130bindeki Siyah Volvo S40 1.6 Dizel Manuel aracı satılıktır.

İlgilenenler için malum site linki:

https://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-volvo-sahibinden-temiz-volvo-482389485/detay

12
Sohbet / Audi A5 Hakkımda Acil Yoruma İhtiyacım Var
« : 19 Ocak 2017, 11:17:14 »
Arkadaşlar Selam,

60Bin km civarında 2013 model Octavia A7 1.6TDI manuel aracım var. Piyasa değeri olarak  70 küsür bin yapıyor.

Aracımdan genel olarak memnunum. Ama şu sıralar nedense farklı bir araca binme isteği duyuyorum. Bütçem de max 85bin, ama çok çok iyi bir fırsat çıkarsa 90bini zorlayabilirim belki.

Aklımda aslında F30 kasa 3.16i 136 hp almak var. Ama en boş donanımı bile 100bin civarı.

Belirttiğim fiyat aralığında 2009-2010 model Audi A5 1.8TFSI lar var. ilk nesli 125 ikinci nesli 160hp olan bu motor yazılımla 200-210hp seviyelerine çıkıyor ki bence yeterli.

Şu an 2009 model RS5 paketli, 90bin km civarında bir tane buldum ve 80 bin tl isteniyor.

A5 in görünümü çok hoşuma gidiyor ama nereden baksanız 8 yaşında bir araç. İleride satmak istediğimde zor mu satarım? Bu arada Octavia nın da kasası değişecek ve değerinde elden çıkarmam birkaç sene sonra şu ankine göre daha zor olacak sanırım. Yakıt üzer demeyin çünkü çoğunlukla şehir içi kullanacağım. Uzun yollarda ve tasarruf gerektiği zaman evde kullanabileceğimiz 2. bir araç var.

Sizlere sorum şu, siz olsanız 2013 model A7 TDI satıp, 2009 model Audi A5 alır mısınız?  

Son olarak bir foto ile kapatalım :)



13
Octavia A7 / Silkeleme ve titresim problemi
« : 11 Kasım 2016, 14:57:26 »
Arkadaslar selam,

Son bir haftadir aracim arada sira garip bir tiyresim yapiyor. Hani su kalsik Tdi sabah calisinca motor titredimli calisir ya onun gibi.

Ama garip olan kisim.bunu motor sicakken yapmasi. Yol alirken sorun yok ama.motor calisir beklerken hissedilir derecede var. Isin ilginc yani bu olurken devirde dalgalanma da olmuyor.

Sanki yakit borusu tikaniyor da sonra aciliyor gibi bir hissi var.

Bu sorunla karsilasan var mi aranizda

14
Sohbet / 2017 ÖTV Zamları Hayırlı Olsun
« : 07 Kasım 2016, 10:49:40 »
HErkese Selam, sabah sabah kötü haber vereyim dedim,

Artık nasıl araba alınır bu memlekette hiç bilmiyor

"1.6L ve altı

Motor hacmi 1.6L altında olup net fiyatı 55 bin TL altında olan otomobiller için ÖTV oranı değişmedi, %45
Motor hacmi 1.6L altında olup net fiyatı 55 bin TL üstünde olan otomobiller için yeni ÖTV oranı %74 oldu.
Pratikte bu değerler aşağıda yer alan tablodaki gibidir. Özetle bugün 94-95 bin tl ve üzeri fiyata sahip olan araçlar en az 19,700 TL kadar fazla vergi ödeyecek. Bu değerin altındaki araçlar ise bu ÖTV zammından etkilenmeyecek.

1.6L–2.0L arası

Motor hacmi 1.6L-2.0L aralığında olup net fiyatı 160 bin TL altında olan otomobiller için ÖTV oranı değişmedi, %90
Motor hacmi 1.6 L–2.0L arasında olup net fiyatı 160 bin TL üstünde olan araçlar için yeni ÖTV oranı %120 oldu.
2.0L ve üstü

Motor hacmi 2.0L üstünde olup net fiyatı 200 bin TL altında olan otomobiller için ÖTV oranı değişmedi, %145
Motor hacmi 2.0 üstünde olup net fiyatı 200 bin TL üstünde olan otomobiller için yeni ÖTV oranı %168 oldu.
Tüm hafif ticariler

Tüm hafif ticarilerin ÖTV oranı %15’den %20‘ye çıktı.

Kimler Etkileniyor?

Yüksek donanımlı C sınıfı araçlar ve üst segment tüm 1.6L ve altı araçlar diyebiliriz.

Spesifik birkaç örnek vermek gerekirse;

Ford Focus Titanium 1.5 Tdci PowerShift 98.320 TL’den 118.680 TL‘ye,
Ford Mondeo Titanium 1.6 TDCi Man. 113.895 TL’den 137.300 TL‘ye,
Vw Golf AllStar 110 PS DSG 104.700 TL’den 126.240 TL‘ye,
Vw Passat Comfortline 1.4 TSI Manuel 97.000 TL’den 117.100 TL‘ye,
Opel Astra Excellence 1.6 Dizel 136 HP Man 99.400 TL’den 119.975 TL‘ye,
Hyundai Tucson STYLE 1.6 T-GDI 4X2 DCT 99.000 TL’den 119.564 TL‘ye,
Renualt Megane HB GT Line 1.5 dCi EDC 110 bg 99.150 TL’den 119.660 TL‘ye,
Mercedes A 180 Style 7G-DCT 122 BG 110.100 TL’den 132.850 TL‘ye
Mercedes C 180 Style 7G-TRONIC 156 BG 139.400 TL’den 167.900 TL‘ye,
BMW 118i Pure 136 BG Otomatik 103.000 TL’den 124.280 TL‘ye,
BMW 520i Sedan Pure 170 BG Otomatik 179.000 TL’den 215.448 TL‘ye çıkmış olacak.
"
http://www.haberaktuel.com/2017-otv-zammi-belli-oldu-iste-otv-oranlari-haberi-1016334.html  sitesinden alıntıdır

15
Otomotiv Dünyası - Diğer Markalar / Honda CBR 250 RR
« : 28 Temmuz 2016, 13:07:43 »
Uzun zaman sonra beni heyecanlandıran bir motosiklet olduğu için konuyu açmak istedim.

Motor sevdalısı arkadaşlar için de güzel bir haber olur belki.

Ülkemizde 250cc racing görünümlü motor klasmanının bir nevi VW'i, Honda CBR. Geniş servis ağı, kısmen ucuz parçası, uygun tüketimi, yeni başlayanlar için kullanım kolaylığı ve 2.eldeki üstünlüğü gibi nedenlerle yıllar içinde bu klasmanda liderliğe oturmuş bir model.

Ancak bu liderliği alan hemen her marka gibi ülkemizde şımardı ve sunduğu özelliklere karşı istenen satış fiyatı, biz nasılsa satıyoruz tavrı ve günün gerisinde kalan tasarım ve teknolojik unsurları ile son zamanlarda yerini Yamaha R25'e bırakmıştı.

Honda yarışın gerisinde kaldığını anlayınca çok yeni CBR 250RR ile güzel bir cevap verdi. Önce görünüme bakalım :









Görünüm ilk başta şahane gelse de motor meraklıları Honda tasarımcılarının tembellik ettiklerini hemen anlayabilir. Makinayı ilk gördüğümde ben Yamaha R25'e Honda logosu yapıştırmışlar sandım. Dikkatli inceleyince Yamaha R25 - Kawasaki H2 ve hatta Bajaj Pulsar RS200 den oldukça fazla esinlenildiğini gördüm.

Evet tasarım güzel ama ben daha özgün olmasını beklerdim. Bunun yanında en çok hoşuma giden nokta Honda nın yıllarca sürdürdüğü soba borusu görünümlü egzozu çift çıkış daha gzl br egzoz ile değiştirmiş olması. Gerçi Honda bu belli olmaz, satışa sunacağı modellere gene eski egzozu takabilir :)

Motorun beni kendine çeken kısmı görünümü değil teknik özellikleri idi. R25 e cevap olarak Honda'da çift silindire geri dönüş yapmış. Ağırlığı yaklaşık 160kg olan bu makina 12Bin devirde 38hp ve 23nm üretiyor.  Görünüşe bakıp 600CC gücü bekleyenleri hayal kırıklığına uğratacak olsa da bu sınıf için aslında güçlü bir model. Hatta şöyle diyebilirim: CBR250rr artık bir başlangıç motoru olmaktan biraz daha uzak. Daha tecrübeli sürücüler için üretilmiş bir makina.

Asıl vurucu yanı ise hem ön hem de arkada ABS kullanılması ve kullanım koşullarına göre motorun gücünü ayarlamanızı sağlayan sürüş modu seçeneklerinin koyulmuş olması. Sanırım 250cc sınıfında sürüş modu bir ilk.

Tüm bu özellikler ve Honda'nın nasılsa satıyoruz bakışı ile şişirdiği fiyatlara baktığımızda CBR 250RR ın bu sınıfta en yüksek fiyat etiketine sahip olacağı düşünülüyor. En yakın rakibi R25 in 16Bin Tl ye varan fiyatı nedeniyle CBR'ın 18-20Bin bandında olacağı motor forumlarında söyleniyor.

20bin TL bandında daha üst seviyelerde motorlar olduğu ve hem R25 hem de dier rakiplerle pazar payı için yarışabilmesi için daha mantıklı bir fiyata satılması gerektiğini düşünsem de, bizdeki yanlış tüketici toplum anlayışı nedeniyle bu motorun fiyatının 20Bin ler seviyesinde olsa da peynir ekmek gibi satılacağından neredeyse emin gibiyim.

Sayfa: 1 2 3 ... 6