škodaturkey.com

GENEL => Sohbet => Konuyu başlatan: yarhasan - 05 Haziran 2012, 22:36:33

Başlık: Gıda Terorü
Gönderen: yarhasan - 05 Haziran 2012, 22:36:33
arkadaşlar ne yazıkkı üzülerek sölüyorum bir afyonlu olarak bana kalırsa okadar kalitesiz sucukcular varki kaliteli olanlarıda bitirdiler yazık vallahi çok yazık

bir afyonlu olarak sucuğu tanıdıgım kasaba bildiğim et ile gözümün önünde doldurtup öle yiyoruz sizde artık öle yapın afyonu bitirdiler çünkü :(

http://www.afyonhaber.com/genel/dunya/dana-sucukta-et-esek-tavuk-eti.htm

http://kamuoyuduyuru.tarim.gov.tr/

(http://www.afyonhaber.com/wp-content/uploads/2012/06/387052_144861885614659_2007313920_n.jpg)


                                               
Bakanlık yeni kara listeyi açıkladı: Vatandaşa domuz etli pide yedirmişler
[/B]

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, gıdada taklit ve tağşiş (bir şeyin  içine başka bir madde karıştırma, katıştırma) yaparak, tüketiciyi  yanıltan 11 firmayı teşhir etti.

Bu firmaların bazılarının ürettiği sucuk benzeri ürünlerde ”at ve eşek  eti”, kıymalı ve kuşbaşı pidelerde ”domuz eti”, yağlı peynir ve  tereyağında ”bitkisel yağ”, dana sosisinde ”kanatlı eti” tespit edildi.

Buna göre, gıdada taklit ve tağşiş yaptığı kesinleşen firmaların adları, ürün adı, markası, parti ve seri numaraları şöyle:



-Nazifoğlu marka, ısıl işlem görmüş sucuk  benzeri ürün (yüzde 100 dana), Aliçler Sucuk Erenler, Sakarya, tek  tırnaklı eti (at eti, eşek eti) tespiti, parti/seri no: 27.01.2012

-Çiftarslanlı marka, ısıl işlem görmüş  sucuk benzeri ürün (yüzde 100 dana), Çiftarslanlı Et ve Et Ürünleri,  Afyonkarahisar, tek tırnak eti (at eti, eşek eti), kanatlı eti tespiti,  parti/seri no: 29.08.2012

-Elmalı Çiftliği marka, geleneksel  tereyağı, Elmalı Çiftliği Süt Ürünleri Gıda San. Tic. Ltd. Şti, Antalya,  bitkisel yağ tespiti parti/seri no:1/19.07.2012 ve 01/22.07.2012

-Akdeniz marka, yarım yağlı homojenize  yoğurt, Akdeniz Süt Ürn. ve Gıda San. Tic. Tur. Ltd. Şti, Antalya,  bitkisel yağ ve jelatin tespiti, parti seri no:4/28.03.2012

-Onurköy marka, yoğurt, Onurtur Ak. İnş. Nak. Tur. San. Tic. Ltd. Şti. Mardin, bitkisel yağ tespiti, parti/ seri no: 01.04.2012

-Ilgaz Yaylası marka, yağlı tulum peyniri,  Mutlu Tolga Gıda İnş. Petrol Turizm Tarım Hay. Orman Ürün. San. ve Tic.  Ltd. Şti, Afyonkarahisar, bitkisel yağ ve nişasta tespiti, parti/ seri  no: 07/01/2012

-Bacanaklar Güldem Süt marka, yağlı eritme peyniri, Güldemce Gıda İnş. Oto. San. Tic. Ltd. Şti, Konya, bitkisel yağ tespiti, parti /seri no:28/05/2012

-Balderesi marka, süzme çiçek balı, Nurs  Lokman Hekim Gıda Tarım Bitki Med. San. Tic. Ltd. Şti Yüreğir, Adana,  diastaz sayısı, fruktoz/glikoz, fruktoz glikoz, C4 şeker oranı yüzde,  balda protein ve ham delta C13 değerleri farkı, parti/seri no: 006

-Milenyum Pide marka, kıymalı pide, Milenyum Pide Pizza Kebap Salonu Bornova, İzmir, domuz eti tespiti, parti/seri no:20.04.2012, günlük üretim

-Milenyum Pide marka, kuşbaşılı pide,  Milenyum Pide Pizza Kebap Salonu Bornova, İzmir, domuz eti tespiti,  parti/seri no: 20.04.2012, günlük üretim.

-Pınar marka, uzun soyulmuş sosis (yüzde 100 dana), Pınar Entegre Et ve Un Sanayi A.Ş Kemalpaşa, İzmir, kanatlı eti tespiti, parti/seri no: 52228 M

-Salihli Özok marka, ısıl işlem görmüş  sucuk benzeri ürün (dana eti), Özok Gıda Salihli, Manisa, kanatlı eti  tespiti, parti seri no:01 Nisan 2012
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: lrfan - 05 Haziran 2012, 22:42:49
Ülkede her şey içler acısı, gıda, eğitim, sağlık, ceza sistemi
 
Kendimi geçtim küçücük çocuğuma acıyorum :(
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: yarhasan - 05 Haziran 2012, 22:44:32
hele bu domuz etinden pide yapmak nasıl bir vebaldir nasıl bir vicdandır haram ulan ötesi varmı? valla insanlar ne yapacağını şaşırmıslar artık
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: Detaycı - 05 Haziran 2012, 22:53:32
Evet haberi sabah okudum midem kalktı resmen. O kadar reklamlarda boy gösteren, yıllardır bilinen Pınar'ın %100 dana dediği ürün bile ortada. Hiç birşeye güvenimiz kalmadı artık.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: Blackbird - 05 Haziran 2012, 22:58:39
Sucuk, sosis, salam gibi şeylerle pek aramız yoktur zaten hadi diğerlerine merdiven altı marka dersin ama Pınarda yapıyorsa artık yuh.

Domuz eti katmak nedemek ya bunlarda Allah korkusu hiç yok herhalde.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: baduruk - 05 Haziran 2012, 23:15:04
arkadaşlar bakanlık burada çok büyük yanlış içinde.
tek tırnaklı, domuz eti ve sakadat bulunan ürünler için demiyorum. %100 dana olan üründe kanatlı eti bulduk dedikleri şey aslında kanatlı DNA'sı bulmak.
 
peki kanatlı DNAsının burada işi ne?
kullanılan üretim hatları hem piliç hem hindi hem de dana etli ürünlerin üretimi için kullanılır. piliç yada hindi etli ürünlerin üretiminde makine ve ekipmanda kalan kanatlı DNAları dana etine karışarak ürüne geçmiş olur.
 
nedir bu ekipmanlar?
etlerin taşındığı çelik arabalar, harmanlama ve kıyma nakinaları, cutterler, dolum makinaları, klipsleme makinaları vs..
 
peki bu tavuk eti varlığını kanıtlar mı?
kesinlikle kanıtlamaz. çünkü bakanlık labaratuarlarında kanatlı eti var yok testi DNA üzerinden yapılır. bu test 10.000 de 4 hassasiyetle çalışır. yani 10.000 DNA içinde 4 tane kanatlı DNAsı var ise bu test pozitif çıkar.
 
peki bu tağşiş (gıda hilesi) midir?
değildir. bu kontaminasyondur.
 
peki neden bakanlık bunu yapıyor?
bence olması gereken bu testi 100 de 1 yada 1000 de 1 hassasiyetle yapan kitlerle yapmak. bunlarla analiz yapın. test pozitif çıkarsa herkes kabul eder bunu ama buna nedense yanaşmıyorlar.
 
peki bunun önüne nasıl geçilir?
bunun önüne geçmenin tek yolu hatları ayırmak. söylerken kolay ama yukarıda saydığım makineleri ve şartlandırma odaları, soğuk depolar vs ile bunun maliyeti minumum 5 milyon euro. sucuklarda gördüğünüz metal klipsleri basan makina (poly clip) bile tek başına 60.000 euro. bu yatırımda öyle ha deyince olacak birşey değil malesef.
 
ben uzmanlık alanı et ve et ürünleri olan bir gıda mühendisi olarak olayın objektif iç yüzünü anlatmaya çalıştım.
yine de sorunuz varsa seve seve cevaplarım.
 
bildiğim kadarı ile biyolog olan İrfan hocam da yorumlar bu konuyu eminim..
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: Sirius - 05 Haziran 2012, 23:18:04
:++::++:
(http://www.balderesi.net/reshims/ekrem-incel-6.PNG)
Başlık: Gıda Terorü
Gönderen: Db1 - 05 Haziran 2012, 23:19:02
Alıntı yapılan: baduruk;365193
arkadaşlar bakanlık burada çok büyük yanlış içinde.
tek tırnaklı, domuz eti ve sakadat bulunan ürünler için demiyorum. %100 dana olan üründe kanatlı eti bulduk dedikleri şey aslında kanatlı DNA'sı bulmak.
 
peki kanatlı DNAsının burada işi ne?
kullanılan üretim hatları hem piliç hem hindi hem de dana etli ürünlerin üretimi için kullanılır. piliç yada hindi etli ürünlerin üretiminde makine ve ekipmanda kalan kanatlı DNAları dana etine karışarak ürüne geçmiş olur.
 
nedir bu ekipmanlar?
etlerin taşındığı çelik arabalar, harmanlama ve kıyma nakinaları, cutterler, dolum makinaları, klipsleme makinaları vs..
 
peki bu tavuk eti varlığını kanıtlar mı?
kesinlikle kanıtlamaz. çünkü bakanlık labaratuarlarında kanatlı eti var yok testi DNA üzerinden yapılır. bu test 10.000 de 4 hassasiyetle çalışır. yani 10.000 DNA içinde 4 tane kanatlı DNAsı var ise bu test pozitif çıkar.
 
peki bu tağşiş (gıda hilesi) midir?
değildir. bu kontaminasyondur.
 
peki neden bakanlık bunu yapıyor?
bence olması gereken bu testi 100 de 1 yada 1000 de 1 hassasiyetle yapan kitlerle yapmak. bunlarla analiz yapın. test pozitif çıkarsa herkes kabul eder bunu ama buna nedense yanaşmıyorlar.
 
peki bunun önüne nasıl geçilir?
bunun önüne geçmenin tek yolu hatları ayırmak. söylerken kolay ama yukarıda saydığım makineleri ve şartlandırma odaları, soğuk depolar vs ile bunun maliyeti minumum 5 milyon euro. sucuklarda gördüğünüz metal klipsleri basan makina (poly clip) bile tek başına 60.000 euro. bu yatırımda öyle ha deyince olacak birşey değil malesef.
 
ben uzmanlık alanı et ve et ürünleri olan bir gıda mühendisi olarak olayın objektif iç yüzünü anlatmaya çalıştım.
yine de sorunuz varsa seve seve cevaplarım.
 
bildiğim kadarı ile biyolog olan İrfan hocam da yorumlar bu konuyu eminim..

Aynen. Pinari aciklamasi da boyle. En azindan orani aciklasinlar.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: Birkan - 05 Haziran 2012, 23:20:25
salihli, manisa şaşırmadım..

beklenir buradaki insanlardan.. esnafının çoğunda alavere dalavere eksik olmaz.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: Detaycı - 05 Haziran 2012, 23:21:06
Hayallerimizle oynadın balderesi. Daha 5 kavanozu 100 liradan hakiki bal yiyecedik. :++::++::++:
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: baduruk - 05 Haziran 2012, 23:21:11
oransal olarak (kütlesel) analiz metodları var. ama bunların sapması %20. irfan hocam scince direct'ten bakarsa (genelde üniversitelerin üyeliği vardır) bunlarla ilgili onca makale var.
bunun tek yolu 1000 de 1 hassasiyete sahip kitlerle çalışmak.
Başlık: Gıda Terorü
Gönderen: Db1 - 05 Haziran 2012, 23:44:13
Alıntı yapılan: Birkan;365202
salihli, manisa şaşırmadım..

beklenir buradaki insanlardan.. esnafının çoğunda alavere dalavere eksik olmaz.

Tum Turkiye icin gecerli.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: Real81 - 05 Haziran 2012, 23:58:14
Alıntı yapılan: Detaycı;365204
Hayallerimizle oynadın balderesi. Daha 5 kavanozu 100 liradan hakiki bal yiyecedik. :++::++::++:


adamlar ne satış yaptılar ama, varya kuryeler servis yetiştiremiyordu
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: baduruk - 06 Haziran 2012, 00:01:43
pınar ilgili partinin resmi analiz raporunu sitesine koymuş.
 
http://www.pinar.com.tr/images/analiz_raporu.pdf
 
benim kızdığım nokta; haktan, hukuktan, kul hakkından bahsedenler insanları nasıl da yönlendiriyor.
aynı şey apikoğlu'nun da başına geldi ki ben biliyorum, apikoğlu en dürüst çalışan firmalardan biri. sahipleri ermeni diye hiç sevilmedi zaten. bir de bu taraftan bakın derim..
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: YEKE - 06 Haziran 2012, 00:04:19
yiyeceksen 40 yılda bir ondada paradan kaçmayıp en iyi malı alacaksın. sucukta polonez( acılısı ) ve namet. salam polonez. sosis yimirem. tavuk direk banvit.yoğurtta saray çiftliği ( kayseri malı) metro mağazası, sakıpağa (izmir, hafif koyun yoğurdu tadı var ama rahatsız edici değil.) migros, arkadaş (izmir) kipa mağazalarında var ve özellikle kaymaklı alın kaymaksızdan uzak durun. sütte yörükoğlu (antalya) tek geçerim. kaşarda tivmaş mağazası şeffaf naylondaki ( buda sanırım sadece ankarada var); beyaz peynirde balıkesir ürünleri özellikle tahsildaroğlu tercihimdir.
 
pınarın günlük sütünü almıştım bir zamanlar tadı tuzlu gelmişti. içeriğine baktım. şaşıracaksınız süt kelimesi geçmiyor süt satıyor ama içinde süt yok; hala öyle mi bilmem. bir peyniraltı suyu tozu tutturmuş gidiyorlar. tabi peynir yapmak varken süt ziyan edilir mi.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: Can - 06 Haziran 2012, 00:06:34
Yediğim tek sosis Pınarın sosisi,ondada kılçık mı çıkmış yahu :D


Bugün (05 Haziran 2012) saat 16.00 itibariyle bazı internet sitelerine düşen bir haberde şirketimizde üretilen "Uzun Soyulmuş Sosis - %100 Dana" ürünümüzde kanatlı eti tespit edildiği yer almakta ve buna bağlı olarak şirketimizin tağşiş yaptığı izlenimi oluşturulmaya çalışılmaktadır.

Kurulduğu günden bu yana Türk halkının yaşam kalitesini artırmak için çalışmalarını sürdüren, yasalara ve etik kurallara bağlılığı birincil öncelikleri arasında bulunduran Pınar Et'in, böyle bir haberde bahsi geçmesi büyük üzüntüye neden olmuştur.

Pınar Et olarak, sadece "Uzun Soyulmuş Sosis - %100 Dana" ürünümüz değil, bütün ürünlerimiz etiketlerinde belirtilen içerik bilgileriyle uyumlu olarak üretilmekte olup, hiçbir ürünümüzde "Taklit" ve "Tağşiş" olarak nitelendirilebilecek bir durum sözkonusu değildir. Adı geçen "Uzun Soyulmuş Sosis %100 Dana, 52228 parti numaralı" ürünümüzün, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'na bağlı, Bornova Veteriner Kontrol Enstitütüsü Laboratuarı'nda yapılmış analiz raporu ekte yer almaktadır. Raporda da görüldüğü üzere ürünümüz %100 dana eti içermekte olup, ürünümüzde herhangi bir uygunsuzluk bulunmamaktadır.

Tüketicilerimiz, hiçbir şüpheye kapılmadan tüm ürünlerimizi her zaman olduğu gibi gönül rahatlığıyla tüketmeye devam edebilirler.

Pınar Et olarak bu yanlış ve haksız değerlendirmeye dayalı açıklama ile ilgili kanuni haklarımızı sonuna kadar arayacağımızı kamuoyunun bilgisine sunarız.

Saygılarımızla.
Pınar Entegre Et ve Un Sanayii A.Ş.

Bilgi notu:
Türkiye'nin ilk paketli şarküteri ürünlerini üreten firmamız, Türkiye'nin ilk entegre tesisine sahiptir ve fabrikamız makine parkuru olarak ülkemizin en modern tesislerinden biridir. 1985'ten beri üretim yapan firmamız, kuvvetli bilgi birikimi ile birçok ilke imza atmıştır.

Pınar Et’in şarküteri ürünlerinin İSO 22000 Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi belgesi bulunmaktadır. Bunların yanı sıra bağımsız denetim firması SAİ GLOBAL’in yaptığı değerlendirmelerde Pınar Et her yıl A grade ile belgelendirilmektedir.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: cafer superb - 06 Haziran 2012, 00:10:58
Alıntı yapılan: baduruk;365246
pınar ilgili partinin resmi analiz raporunu sitesine koymuş.
 
http://www.pinar.com.tr/images/analiz_raporu.pdf
 
benim kızdığım nokta; haktan, hukuktan, kul hakkından bahsedenler insanları nasıl da yönlendiriyor.
aynı şey apikoğlu'nun da başına geldi ki ben biliyorum, apikoğlu en dürüst çalışan firmalardan biri. sahipleri ermeni diye hiç sevilmedi zaten. bir de bu taraftan bakın derim..
o markaya derince limanından cansız danaların gittiğine şahit olan akrabalarım var bu olayla henüz patlak vermemişti gemide ezilip ölen danaları yarı fiyatına alıyorlarmış günahları boyunlarına
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: baduruk - 06 Haziran 2012, 00:16:22
cafer hocam ölen dana tabi fabrikaya gelir. derisi alınır. karkası renderingde et kemik unu yapılır. et kemik unu balık yemi ve kedi köpek maması yapılmak üzere satılır.
yasa ve mevzuata göre ölü hayvanı gömemezsin, yakamazsın, atamazsın. çıkış noktasındaki veteriner sağlık raporu hangi kesimhaneye gideceğini yazar. oradan başka yere gidemez. yasa buna izin vermez.
türkvet diye bir sistem var. aramızda resmi veteriner (bakanlık çalışanı) varsa girsin türkvet'e baksın. hangi kesimhane yılda kaç imha yapmış. bunların hepsi kulak küpelerinden takip ediliyor. çok komplike sistemler var..
nacizane ricam bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmamak...
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: mustang - 06 Haziran 2012, 00:25:39
Benim konuyla alakalı söyleyeceğim şey şudur; tarım bakanlığı ne işe yarar arkadaş ! bu insanları bu işten men etmeye mi yoksa bu usulsüzlükleri vatandaşa şikayet etmeye mi ? ben böyle salaklık görmedim... vatandaş size şikayet ediyor siz vatandaşa bu ne la evcilik oynuyonuz da benim mi haberim yok, vatandaş sizden şikayet değil gereğini yapmanızı bekliyor !...
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: YEKE - 06 Haziran 2012, 00:38:21
Alıntı yapılan: mustang;365267
Benim konuyla alakalı söyleyeceğim şey şudur; tarım bakanlığı ne işe yarar arkadaş ! bu insanları bu işten men etmeye mi yoksa bu usulsüzlükleri vatandaşa şikayet etmeye mi ? ben böyle salaklık görmedim... vatandaş size şikayet ediyor siz vatandaşa bu ne la evcilik oynuyonuz da benim mi haberim yok, vatandaş sizden şikayet değil gereğini yapmanızı bekliyor !...

:++:gece gece beni iyi güldürdün. allah müstakını versin. sıcaktan bunalmış oturuyordum. iyi geldi. valla pravo, sana da aferin yani...
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: kalender - 06 Haziran 2012, 00:58:13
uzun zamandan beri evime çoğu markaların katkı içerikli ürünlerini sokmuyorum.yoğurdundan sütüne sucuğuna kadar.Çikolatayı bile kıstım.hepsinde katkı var.ne yiyeceğimizi şaşırdık paranoyak olduk yahu.
 yoğurdu kendimiz yapıyoruz.(sütde gözümüzün önünde sağılıyor.) sucuğuda çok çok güvendiğimiz sağlam bir kasabımız var ondan alıyoruz.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: tabteam - 06 Haziran 2012, 06:03:25
Alıntı yapılan: baduruk;365193
arkadaşlar bakanlık burada çok büyük yanlış içinde.
tek tırnaklı, domuz eti ve sakadat bulunan ürünler için demiyorum. %100 dana olan üründe kanatlı eti bulduk dedikleri şey aslında kanatlı DNA'sı bulmak.
 
peki kanatlı DNAsının burada işi ne?
kullanılan üretim hatları hem piliç hem hindi hem de dana etli ürünlerin üretimi için kullanılır. piliç yada hindi etli ürünlerin üretiminde makine ve ekipmanda kalan kanatlı DNAları dana etine karışarak ürüne geçmiş olur.
 
nedir bu ekipmanlar?
etlerin taşındığı çelik arabalar, harmanlama ve kıyma nakinaları, cutterler, dolum makinaları, klipsleme makinaları vs..
 
peki bu tavuk eti varlığını kanıtlar mı?
kesinlikle kanıtlamaz. çünkü bakanlık labaratuarlarında kanatlı eti var yok testi DNA üzerinden yapılır. bu test 10.000 de 4 hassasiyetle çalışır. yani 10.000 DNA içinde 4 tane kanatlı DNAsı var ise bu test pozitif çıkar.
 
peki bu tağşiş (gıda hilesi) midir?
değildir. bu kontaminasyondur.
 
peki neden bakanlık bunu yapıyor?
bence olması gereken bu testi 100 de 1 yada 1000 de 1 hassasiyetle yapan kitlerle yapmak. bunlarla analiz yapın. test pozitif çıkarsa herkes kabul eder bunu ama buna nedense yanaşmıyorlar.
 
peki bunun önüne nasıl geçilir?
bunun önüne geçmenin tek yolu hatları ayırmak. söylerken kolay ama yukarıda saydığım makineleri ve şartlandırma odaları, soğuk depolar vs ile bunun maliyeti minumum 5 milyon euro. sucuklarda gördüğünüz metal klipsleri basan makina (poly clip) bile tek başına 60.000 euro. bu yatırımda öyle ha deyince olacak birşey değil malesef.
 
ben uzmanlık alanı et ve et ürünleri olan bir gıda mühendisi olarak olayın objektif iç yüzünü anlatmaya çalıştım.
yine de sorunuz varsa seve seve cevaplarım.
 
bildiğim kadarı ile biyolog olan İrfan hocam da yorumlar bu konuyu eminim..

Gıda Sektörü nün devlete ait tarafında çalışan biri olarak teşekkür ediyorum. Doğru bir açıklama yapmışsınız. Bir noktayı da ben belirtmek isterim. Bakanlık, zamannında karışım et ürünlerine (tavuk-dana, hindi-dana gibi) izin vererek guya vatandaşa daha ekonomik et ürünlerinin ulaşmasına katkı sağladı. ama maalesef şu anda Türkiye nin hiçbir laboratuvarında bu karışımlarının oranlarını belirleyebilecek bir analiz yöntemi bulunmamaktadır. Söz konusu analizlerde sadece bu et türlerinin varlığı saptanabilmektedir. yani ürün içinde dana ve tavuk DNA sı var mı yok mu? yapılabilinen analiz sadece budur. bahadır'ın da dediği gibi bu oran 10000'de 1 bile olsa sonuç pozitif çıkmaktadır. Şimdilerde bakanlık artık karışım ürünlere izin vermeme yoluna gitme çalışmaları yapmaktadır. ama bu da yeterli değil çünkü ürün %100 dana bile olsa bu sefer de dananın neresi (sakatat mı yoksa gerçek kas proteini mi) analizini yapamadığı için yine sağlıklı bir sonuca ulaşılamamaktadır. Kısacası devlet bu gıda terörüne bir bakıma kendi sebebiyet vermektedir.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: ahmedb - 06 Haziran 2012, 06:21:30
Ben şunu soruyorum bunlar  daha önce yoktu da şimdi mi çıktı yoksa bizim bunlardan şimdi mi haberimiz oldu
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: tabteam - 06 Haziran 2012, 08:50:58
Alıntı yapılan: ahmedb;365309
Ben şunu soruyorum bunlar  daha önce yoktu da şimdi mi çıktı yoksa bizim bunlardan şimdi mi haberimiz oldu


Yasalar değiştirilerek bakanlık tarafından kamuya açıklanmasına yeni izin verildi. yoksa bunlar yıllardır karşılaştığımız ve yasal olarak gerekli işlemleri hemen yaptığımız durumlar.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: tabteam - 06 Haziran 2012, 08:54:49
Alıntı yapılan: Detaycı;365204
Hayallerimizle oynadın balderesi. Daha 5 kavanozu 100 liradan hakiki bal yiyecedik. :++::++::++:


5 kavanozu 100 lira yani kilosu 20 tl. çok da ucuz bir rakam değil. benim eniştem balcılık yapıyor. o bile süzme çiçek balını bildiğim kadarı ile 15 - 18 liradan veriyor.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: tabteam - 06 Haziran 2012, 08:58:02
Alıntı yapılan: YEKE;365249
yiyeceksen 40 yılda bir ondada paradan kaçmayıp en iyi malı alacaksın. sucukta polonez( acılısı ) ve namet. salam polonez. sosis yimirem. tavuk direk banvit.yoğurtta saray çiftliği ( kayseri malı) metro mağazası, sakıpağa (izmir, hafif koyun yoğurdu tadı var ama rahatsız edici değil.) migros, arkadaş (izmir) kipa mağazalarında var ve özellikle kaymaklı alın kaymaksızdan uzak durun. sütte yörükoğlu (antalya) tek geçerim. kaşarda tivmaş mağazası şeffaf naylondaki ( buda sanırım sadece ankarada var); beyaz peynirde balıkesir ürünleri özellikle tahsildaroğlu tercihimdir.
 
pınarın günlük sütünü almıştım bir zamanlar tadı tuzlu gelmişti. içeriğine baktım. şaşıracaksınız süt kelimesi geçmiyor süt satıyor ama içinde süt yok; hala öyle mi bilmem. bir peyniraltı suyu tozu tutturmuş gidiyorlar. tabi peynir yapmak varken süt ziyan edilir mi.

Sanma ki bu saydığın markaların da analizleri yıllardır temiz geliyor. Sadece yasa değiştiğinden bu yana piyango onlara vurmadı. zaman içerisinde güvendiğiniz bütün markaların bu şekilde ifşaa edildiğini göreceksiniz. hatta evde kendi yaptığınız yoğurdu gönderseniz onda bile bir şekilde mevzuata uymayan bişeyler çıkabilir.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: ahmedb - 06 Haziran 2012, 08:59:36
aydınlanma ihtiyacı var....:hmm:
ben de bi ara şu gıda katkılarını merak etmiştim..
biraz okudum...:knp: artık fazla merak etmiyorum
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: *CEM* - 06 Haziran 2012, 09:05:28
Yıllardır kimbilir neler yedirdiler bize.Kanser vakalarının hızla artmasını bir sebebi de bu katkılı ve uzun ömürlü yiyecekler.Üretici nakliye masrafını kısmak satış yerlerine daha az gitmek için basıyor katkıyı ürüne uzun ömürlü ama insan sağlığını kısa ömürlü hale getiyor.Tavuk eti yemez oldum.Tavuklara yapılan işkence aklıma geldikçe içim acıyor.Uzun ömürlü olan hiç bir yiyeceği almıyorum.Eskiden annelerimiz tavuğu 2-2,5 saat arasında pişirirdi.Şimdi 20 dakika sürmüyor:( Eskilere özlemim bu yüzden herşey doğal ve katıksızdı....
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: lrfan - 06 Haziran 2012, 09:19:50
Danaya tavuk karışmış dert etmem. Bahadır'ın yazdığı gibi aynı sistemde farklı ürünler de işlendiği-doldurulduğu için olabilir. Çikolata yerken ambalajında bazılarında eser miktarda fındık, ceviz falan filan içerebilir yazar, aynı nedenden ötürü.
 
Bizi hasta edecek olan gıdalardaki tarım ilacı kalıntıları, hormonlar, antibiyotik kalıntıları. Keza sağlıksız hammaddeler, merdiven altı üretimler...
 
Anneden sütüyle bile bebeğine geçenler var  :uve:
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: tabteam - 06 Haziran 2012, 09:26:29
Alıntı yapılan: lrfan;365336
Danaya tavuk karışmış dert etmem. Bahadır'ın yazdığı gibi aynı sistemde farklı ürünler de işlendiği-doldurulduğu için olabilir. Çikolata yerken ambalajında bazılarında eser miktarda fındık, ceviz falan filan içerebilir yazar, aynı nedenden ötürü.
 
Bizi hasta edecek olan gıdalardaki tarım ilacı kalıntıları, hormonlar, antibiyotik kalıntıları. Keza sağlıksız hammaddeler, merdiven altı üretimler...
 
Anneden sütüyle bile bebeğine geçenler var  :uve:


Haklısınız Hocam. :+1::+1::+1:
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: ahmedb - 06 Haziran 2012, 09:28:00
bir arkadaşımız 15 sene kadar önceydi, katkısız yoğurt imal etmeye başlamıştı
hangi markete verse "bu ne yaaa" demişler,tadını beğenmemişler...velhasıl neticede battı...
o zaman anlatıyordu;yoğurdun yağı alındıktan sonra içine bir miktar duvar kağıdı yapıştırıcısı koyulunca, nasıl kek kalıbı gibi yoğurt çıkıyor diye....
ve derd; bu en masumlarından diye...
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: baduruk - 06 Haziran 2012, 10:24:25
şükrü hocam sen de işlerin içinde olduğundan biliyorsun ki bakanlığın ifşa ederiz tehditi mart 2012'de başladı. bundan sonra üreticiler çok daha dikkatli olarak üretim yapmaya başladılar. açıklanan parti numarasına bakıyoruz aralık 2011 üretimi. yani burada bir art niyet yok mu?
bir de yasal olarak ilk analizde uygunsuzluk varsa itiraz hakkı doğar. şahit numune ile ikinci analiz yapılır ve ikinci analiz sonucu yasal sınırlara uygunsa ilk sonuç dikkate alınmaz diye biliyorum. fakat burada tam tersi bir şekilde ilk analiz sonucu açıklanmış. burada da art niyet yok mu?
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: lrfan - 06 Haziran 2012, 10:28:35
Analiz sonuçlarıyla beraber test kiti seri nosundan tutun da cihaz kalibrasyon sertifikaları bile verilmeli, bunlar olmadıkça bir yerde açık kalır
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: tabteam - 06 Haziran 2012, 10:35:08
Alıntı yapılan: baduruk;365358
şükrü hocam sen de işlerin içinde olduğundan biliyorsun ki bakanlığın ifşa ederiz tehditi mart 2012'de başladı. bundan sonra üreticiler çok daha dikkatli olarak üretim yapmaya başladılar. açıklanan parti numarasına bakıyoruz aralık 2011 üretimi. yani burada bir art niyet yok mu?
bir de yasal olarak ilk analizde uygunsuzluk varsa itiraz hakkı doğar. şahit numune ile ikinci analiz yapılır ve ikinci analiz sonucu yasal sınırlara uygunsa ilk sonuç dikkate alınmaz diye biliyorum. fakat burada tam tersi bir şekilde ilk analiz sonucu açıklanmış. burada da art niyet yok mu?


kamuya ifşa etmenin yeni olması firmaların eski tarihli ürünlerinin mevzuata aykırı olmasını haklı kılmıyor bahadır. ilk veya itiraz analizi olayında eğer firma itiraz hakkını kullanmadıysa ilk analiz geçerli sayılır. ya da bu zaten itiraz numunesi analizi olabilir. İtiraz hakkını kullanan bir firmanın ilk analiz numune sonucu bu şekilde ilan edilmez.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: baduruk - 06 Haziran 2012, 10:37:23
hocam pınar kendi sitesinde aynı parti nolu numunenin nisan 2012 tarihli, bornova il kontrol labaratuarında yapılan analiz sonucunu koymuş. bakalığın açıkladığı bu değil. ilk yapılan analiz..
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: tabteam - 06 Haziran 2012, 10:38:38
Alıntı yapılan: ahmedb;365342
bir arkadaşımız 15 sene kadar önceydi, katkısız yoğurt imal etmeye başlamıştı
hangi markete verse "bu ne yaaa" demişler,tadını beğenmemişler...velhasıl neticede battı...
o zaman anlatıyordu;yoğurdun yağı alındıktan sonra içine bir miktar duvar kağıdı yapıştırıcısı koyulunca, nasıl kek kalıbı gibi yoğurt çıkıyor diye....
ve derd; bu en masumlarından diye...


Şehir efsanesi. Bakanlığın yıllık aldığı (piyasada satılan istisnasız her marka) sadece yoğurt numunesi sayısı yüzlerle ifade edilecek rakamda. Hiçbir legal üretici böyle birşeye cesaret edemez. en fazla son örneklerdeki gibi jelatin koymayı deneyebilirler onda da duyuruda olduğu gibi yakalanırlar.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: tabteam - 06 Haziran 2012, 10:40:28
Alıntı yapılan: baduruk;365366
hocam pınar kendi sitesinde aynı parti nolu numunenin nisan 2012 tarihli, bornova il kontrol labaratuarında yapılan analiz sonucunu koymuş. bakalığın açıkladığı bu değil. ilk yapılan analiz..


burda da bir çelişki var. bakanlığın verdiği seri 52228 M   firmanın ise sadece 52228
farklı parti olabilir. bakanlık numunesinin analiz tarihi de zaten belirtilmemiş. muallakta yani
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: baduruk - 06 Haziran 2012, 10:43:24
hadi ben açıklayayım  =)
bakanlığın açıkladığı numuneyi edirne il kontrol yapmış. dün orada çalışan bir arkadaşımla konuştum. aralık'ta yapılmış. itiraz numunesi de bornova'da yapılan oluyor ki o da nisan'da yapılmış.
bakanlığa bilgi edinme yasası kapsamında bunu da sordum. bakalım ne diyecekler..
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: tabteam - 06 Haziran 2012, 10:46:59
o zaman bakanlık tek kelime ile saçmalamış. geriii gerrii hey gerii whats goin oonn
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: baduruk - 06 Haziran 2012, 10:48:30
benim isyan ettiğim noktada bu işte. bunu ben biliyorum, sen biliyorsun ama konuya ilgisi olmayan vatandaş bilmiyor. insanlar nasıl bir çırpıda karalanıyor.
bunu yapanlarda dini ağızlarından düşürmeyenler...
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: tabteam - 06 Haziran 2012, 10:56:14
Alıntı yapılan: baduruk;365373
benim isyan ettiğim noktada bu işte. bunu ben biliyorum, sen biliyorsun ama konuya ilgisi olmayan vatandaş bilmiyor. insanlar nasıl bir çırpıda karalanıyor.
bunu yapanlarda dini ağızlarından düşürmeyenler...


haklısın. misal bal örneğinde de bir kalemde bütün bal üreticilerini madara ettiler. kaldı ki adamlar 25 liradan bal satıyor kilosunu. benim eniştem bizzat kendisi 15 - 18 lira civarı satıyor çiçek balını. millet te balı aşırı pahalı bişey zannetmeye başladı. bu da balı kilosunu 50-60 liradan satan firmalara yaradı.
Ama bakanlık ta bu konuda bir gün bir duvara toslayacak. o zaman daha temkinli davranmayı öğrenecek. şimdilik alikıran başkesen. Vatandaş mevzuatı ve haklarını tam olarak bilmediği için sessiz kalanın tepesinde....
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: baduruk - 06 Haziran 2012, 10:59:57
bal konusu da öyle. büyük bal markalarının birinin üretim müdürü de benim arkadaşım. şu an toptan balın kilosunu 9 liradan alıyoruz diyorlar.. balda yasal mevzuattaki hmf seviyesini düşürdüler. sanki doğal balda hmf sabitmiş gibi. ben lisans eğitiminle bunları görüp mantıklı bulmuyorken koca koca müsteşarlar bakanlar nasıl yapabiliyor bunu.
inanın aklım almıyor..
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: tabteam - 06 Haziran 2012, 11:05:31
o koca koca müsteşarlar ve bakanların kaç tanesi senin benim gibi gıda üzerine eğitim almış kişiler???
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: takara34 - 06 Haziran 2012, 11:07:27
pınar da bu terörü yapıyormuş tebrik ederim. et ürünü yiyecek mimlenmemiş bir marka kalmadı.
o zaman hayvan alıp keseceğiz. sucuk yapcaz. kalanıda parçalayıp dipfiriz e atçaz. en mantıklısı bu.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: Ugur A. - 06 Haziran 2012, 11:19:33
Alıntı yapılan: tabteam;365308
...Kısacası devlet bu gıda terörüne bir bakıma kendi sebebiyet vermektedir.
Kendi canavıryla mücadele etmeye çalışıyor yani.:wnk:
Alıntı yapılan: ahmedb;365309
Ben şunu soruyorum bunlar  daha önce yoktu da şimdi mi çıktı yoksa bizim bunlardan şimdi mi haberimiz oldu
Bir şekilde işleri geldiği için, henüz haberimiz oluyor. Vakt-i zamanında Uğur Dündar' ın yaptığı programları hatırladım.
Alıntı yapılan: baduruk;365380
...balda yasal mevzuattaki hmf seviyesini düşürdüler. sanki doğal balda hmf sabitmiş gibi. ben lisans eğitiminle bunları görüp mantıklı bulmuyorken koca koca müsteşarlar bakanlar nasıl yapabiliyor bunu.
inanın aklım almıyor..
AÖF iki yıllık muhasebeyi bitiren müsteşar olursa ...:(:(
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: tabteam - 06 Haziran 2012, 11:22:07
Alıntı yapılan: takara34;365388
pınar da bu terörü yapıyormuş tebrik ederim. et ürünü yiyecek mimlenmemiş bir marka kalmadı.
o zaman hayvan alıp keseceğiz. sucuk yapcaz. kalanıda parçalayıp dipfiriz e atçaz. en mantıklısı bu.


pınar yapmamış işte.. mevzuu bu yüzden bu kadar uzun
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: birebir - 06 Haziran 2012, 11:29:11
http://www.gimdes.org/
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: baduruk - 06 Haziran 2012, 11:33:53
Alıntı yapılan: birebir;365408
http://www.gimdes.org/

gimdes'in bir dernektir. hiç bir yasal dayanağı yoktur. ülkemizde helal gıda belgesini sadece TSE verebilir. Müslüman ülkerin oluşturduğu smiic helal gıda kılavuzunu açıklamış ve yetkiyi tse'ye vermiştir.

smiic 1 helal gıda genel kurallar kılavuzuna bir göz atmanızı tavsiye ederim.

http://www.smiic.org/
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: FF - 06 Haziran 2012, 16:03:52
Tanınmış ve bilinen büyük markaların hileli en azından insan sağlığını tehdit edecek bir üretim yapacaklarına çok inanmıyorum açıkcası. Böyle birşeye ihtiyaç duymazlar neden yapsınlar, markayı neden zedelesinler. Fakat genede özellike son yıllarda insan psikolojik olarak etkilenip almıyor. Ben mesela, salam, sosis hastasıyımdır, yeri geldiği zaman yemek yapmakla uğraşmamak için en temel gıdam olurlar :D ama ne zamandır alıpta yemedim. Sucuk bizde özel yapım gelir, kasabımız vardır bize özel kendi hazırlar, oradan bir sorunumuz yok o nedenle Allah'tan. Aynı benzer durumlar tavuk'ta da var, gerçi onunla aram çok yok artıkta sorun olmuyor :D Köy Hindisi tercihim :D
Fakat genel anlamda son yıllarda gıdada çok ciddi sıkıntılar var aslında, genede bilindik büyük markalar dışında çıkmamak en doğrusu sanırım.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: SUMA:) - 06 Haziran 2012, 20:18:52
Para için yapamayacakları şey yok insanların.Allah korusun.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: Cuneyt - 06 Haziran 2012, 22:00:39
Alıntı yapılan: tabteam;365384
o koca koca müsteşarlar ve bakanların kaç tanesi senin benim gibi gıda üzerine eğitim almış kişiler???

Ne yazık ki Devlet sizin düşündüğünüz gibi yönetilmiyor.

Türkiye maalesef 5-10 kişi tarafından yönetiliyor.

Sizin o koca koca müsteşar dediklerinizin geneli ne yazık ki tarihin tozlu sayfalarına karışan bir kurula mensup (kurulun ismini paylaşmıyorum, bilen bilir, kısa bir zaman önce tarih oldular, tekrar hortlarlar mı onu da bilemiyorum)

Ne yazık ki en tepede işler sizin düşündüğünüz gibi olmuyor, çok ciddi bir şekilde güç kavgaları, gövde gösterileri var, kim güçlü ise onun dediği oluyor.

Maalesef bu isimlerin geneli (şahsi düşüncemdir) önce kurul, sonra Devlet diyen insanlar. Bugün ülkede sözü geçen çok güçlü bürokratlardan bazıları bunlardan müteşekkil.

300 milletvekili bir  ..... Müsteşarı ..X.. .Y.. etmiyor ( isim paylaşamıyorum, kusuruma bakmayın)

Bugün maalesef Maliye Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı isimlerini paylaşamadığım bu kişiler tarafından çok ciddi bir biçimde karıştırıldı, bu saydığım Bakanlıklarda kaos hakim ve personel huzursuz, bunun nedeni de Devletin menfaatini değil de, kendi menfaatlerini korumaya yönelik ileriye dönük bazı planların hayata geçirilmesi.

Öyle ki bir Bakanlıkta Bakan tamamen piyon vazifesi görüyor, bu  Bakanlıkta ismini yazamadığım bürokratların, kurulun ve bütçeyi hazırlamakla görevli uzman ve bazı daire başkanlarının çok büyük etkisi var.

Hükümet bilerek ya da bilmeyerek son günlerde bu çarpıklıklara, adaletsizliklere, hukuksuzluklara çanak tutuyor.

Anketlerde AKP'nin oy oranı % 50 çıksa da bu yanıltıcı bir oran, bu anketler belli bir sınıflandırma yapılıp ağırlıklı ortalamaya göre yapılıyor ve sonuçlar ona göre açıklanıyor,

Bu dönemde özellikle yukarıda saydığım Bakanlıkta görev yapanlar, üst kurul mensupları ve bir çok kamu çalışanının (RTÜK, BDDK gibi kurullardır bunlar) oylarının rengi değişti, buna emin olabilirsiniz, doğuda yaşanan Uludere hadisesi de AKP'nin oy oranını düşürecek bir başka etken.

En geç 1 ay içinde tamamlanacak soruşturma hala bitirilebilmiş değil, nereden biliyorum, çünkü ben de aynı işi yapıyorum, en çetrefilli soruşturma 1- 2 hafta içinde şekillenir, en geç 1 ay içinde netleşir, doneleri edinilir ve kendini riske etmemek için süreci biraz daha zamana yayarak soruşturmayı sonuçlandırırsın.

Uludere soruşturmasının üzerinden epeyce bir zaman geçti, hala sonuç yok, bu işi temizleyemezlerse Doğuyu da unutsun AKP.

Bu saydığım etkenlerden dolayı AKP'nin oy oranı olağanüstü bir gelişme olmadığı takdirde % 10-15 düşer, Belediye seçimlerinde göreceksiniz, her şey orada belli olur zaten.

Hele bugünlerde bir Başkanlık sistemi konuşuluyor ki bu sistem gelirse bütün millete geçmiş ola,kimse bunların önünde duramaz, bu diğer partiler için de geçerli.Türkiyeye Başkanlık sistemi getirilirse hangi parti gelirse gelsin EZİLEN HEP HALK OLUR.

Maalesef bu dönem AKP'ye oy verme gafletinde bulunan ve tercihini yanlış kullanan birisi oldum, yaptıklarını ve uygulamalarını yakından görünce dünün mazlumu sayılıp halkın teveccühünü kazananların gücü eline aldığında bugün ne kadar haksız ve adaletsiz uygulamaların altına imza atabileceklerini gördüm.

Şunu anladım ki hangi parti gelirse gelsin karşısında güçlü bir muhalefet olması gerekiyor, bu yoksa EZİLEN HEP HALK, VATANDAŞ olur.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: dr_emrah - 06 Haziran 2012, 23:08:39
Alıntı yapılan: baduruk;365193
arkadaşlar bakanlık burada çok büyük yanlış içinde.
tek tırnaklı, domuz eti ve sakadat bulunan ürünler için demiyorum. %100 dana olan üründe kanatlı eti bulduk dedikleri şey aslında kanatlı DNA'sı bulmak.
 
peki kanatlı DNAsının burada işi ne?
kullanılan üretim hatları hem piliç hem hindi hem de dana etli ürünlerin üretimi için kullanılır. piliç yada hindi etli ürünlerin üretiminde makine ve ekipmanda kalan kanatlı DNAları dana etine karışarak ürüne geçmiş olur.
 
nedir bu ekipmanlar?
etlerin taşındığı çelik arabalar, harmanlama ve kıyma nakinaları, cutterler, dolum makinaları, klipsleme makinaları vs..
 
peki bu tavuk eti varlığını kanıtlar mı?
kesinlikle kanıtlamaz. çünkü bakanlık labaratuarlarında kanatlı eti var yok testi DNA üzerinden yapılır. bu test 10.000 de 4 hassasiyetle çalışır. yani 10.000 DNA içinde 4 tane kanatlı DNAsı var ise bu test pozitif çıkar.
 
peki bu tağşiş (gıda hilesi) midir?
değildir. bu kontaminasyondur.
 
peki neden bakanlık bunu yapıyor?
bence olması gereken bu testi 100 de 1 yada 1000 de 1 hassasiyetle yapan kitlerle yapmak. bunlarla analiz yapın. test pozitif çıkarsa herkes kabul eder bunu ama buna nedense yanaşmıyorlar.
 
peki bunun önüne nasıl geçilir?
bunun önüne geçmenin tek yolu hatları ayırmak. söylerken kolay ama yukarıda saydığım makineleri ve şartlandırma odaları, soğuk depolar vs ile bunun maliyeti minumum 5 milyon euro. sucuklarda gördüğünüz metal klipsleri basan makina (poly clip) bile tek başına 60.000 euro. bu yatırımda öyle ha deyince olacak birşey değil malesef.
 
ben uzmanlık alanı et ve et ürünleri olan bir gıda mühendisi olarak olayın objektif iç yüzünü anlatmaya çalıştım.
yine de sorunuz varsa seve seve cevaplarım.
 
bildiğim kadarı ile biyolog olan İrfan hocam da yorumlar bu konuyu eminim..


sana kesinlikle katılmıyorum,hadi kanatlı neyse ne de at eti it eti domuz eti nedir yahu?
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: McOğuz - 07 Haziran 2012, 01:55:29
Alıntı yapılan: ahmedb;365342
...katkısız yoğurt imal etmeye başlamıştı...

...duvar kağıdı yapıştırıcısı koyulunca...

Yoğurdun kek kalıbından çıkmış gibi olması için katkı olmasına gerek yok. (hile yapan yapıyo tabii)

Duvar kağıdı yapıştırıcısı olarak belirtilen şey CMC'dir (Karboksi metil selüloz).

Bana da bir gün ayranlara tutkal konuyormuş doooru mu diye soru geldi.
O ne yahu diye biraz açıklama isteyince tutkalın, duvar kağıdı yapıştırmada kullanılan tutkal olduğunu anladım ve katkı olarak kullanılan CMC olduğunu fark ettim.

Sadece çalıştığım yerde değil büyük fabrikalarda yoğurt sadece sütten yapılır.
Sütün yağsız kuru madde (YKM) oranı 8,5 civarındadır. (Hani protein, karbonhidrat, vitamin, mineral vb. gibi şeyleri)
Süt yağı da 3,5 civarıdır. (yuvarlama yaptım 8,3 tür 8,4 tür)

Hesap kolaylığı için 8 YKM diyelim. Sütlerin evaporatörlerde (Basınç farklılığı ile suyu hızlı uçuran alet) suyu uçurulur.
Genel yoğurtlar 12 YKM'dir. Yani sütün suyunun %25'i uçurulmuştur.
Kaymaklı yoğurtlar genelde 16 YKM'dir. Yani sütün suyunun %50'si uçurulmuştur.
Böylece yoğurtlar da koyu olacaktır.

Yani doğal, katkısız yoğurt, sadece süt ve yoğurt kültürü ile yapılır.

Danone ilk geldiğinde kendi kültürü ile yaptığı yoğurtları tattığımda yutamadım, tükürmek için yer aradıydım lab.ta.
Sağlıksız olduğu için değil. Öyle yavandı ki peh yani, ama yapısı tam nottu.

Yoğurdu ilaç niyetine yiyenler tadını önde tutmuyor demek ki, ben aromasını almamış tadı olmayan yoğurt geldi mi önüme burun kıvırırım.

Derecesine baktığım, pH takibi yaptığım Kaymaklı yoğurtlardan kıyamayıp tadına doyamayıp, cam derece ile zorlana zorlana kabı bitirene kadar yediğim çoktur. Çekirdek aileyiz 3 kişicik, evimizde kova kova yoğurt yenir.
Çalıştığım işletmenin yoğurdunu yiyorum ama bulamazsam markalı bilinen fabrika yoğurdu alırım.

Kızım aramıza katıldığında doktor ablası yoğurdu kendimiz süt alıp yapmamızı söylediydi ama ben katılmadım fabrikada sütler kaç testten geçiyor. Isı işlemler pe-ee. İnekten sağılırken gözümle görsem şüphe kalır içimde.
İnek ne yedi, verilen yem ne içerikli. İncik boncuk araştırsak paranoyak olunur sadece.

Şeer yerinde kim kendi tavuğunu, meyve sebzesini yetiştirecek, ekmeğini yapacak?  




Oyy. Ne yazdım diye bakayım dedim uzamış. Yazmakla paylaşmak zor olacak. Bir buluşmada denk gelirsek anlatırız diyecem olmaz, uygulama paylaşmayı tercih ederim.
Araçlar için bu kadar seçici iken yiyecekler için de seçici olmak iyidir.

Göz görmeyince gönül katlanırmış.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: ahmedb - 07 Haziran 2012, 05:43:35
teşekkür ederiz...bilenlerden birşeyler öğrendik...
arkadaşımın aktardığı yoğurt tüketmesi zorunlu olan tekstil fabrikaları gibi yerlere veren firmaların taktikleri idi, ben onu biraz umumileştirdim ondan hata oldu...
ben o zaman şöyle anlamıştım yağı alınmış yoğurt kendini koyuvermesin diye katılaştırıcı olarak CMC koyuyorlar
bu bağlantı doğru mudur? hazır bilenler varken sorayım??
bir de bu hadise 15-16 sene evveldi...
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: lrfan - 07 Haziran 2012, 11:13:25
Yoğurt, süt, süt ürünleri (peynir vs.) Gökçeada'da üretim yapan, organik sertifikalı ELTA ürünleri alıyoruz (büyük mağazalarda mevcut, Carrefour, Real, Migros), keza organik et, yumurta (Cityfarm), sebze-meyve için de organik pazarları (Göztepe Selamiçeşme Özgürlük Parkı - Çarşamba günleri) aşındırıyoruz uzun süredir. Fiyatları normal olarak daha yüksek ama sağlık sigortası gözüyle bakıyoruz. Eşim organik ürün-test raporlarını-sertifikalarını neredeyse yurtdışında yapıldığı yere kadar soruşturuyor, kendini bu işe adadı :)
 
Bulaşık, çamaşır deterjanı, kremler, sıvı sabunlara kadar ekolojik, doğa dostu ürünlerin peşindeyiz, kafayı yedik :D
 
Eşim sanırım araba kullanmaya bu işleri kovalamak için başladı.
 
Bazı firmalar organik yoğurt yapıyor ama yoğurdu koyduğu plastik polimer gıdaya uygun değil (6 veya 7 nolu polimerler mesela), onunla bile uğraşıyor, firmaları arıyor, şikayet ediyor, respect :)
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: baduruk - 07 Haziran 2012, 11:17:15
ahmed hocam dediğim MPC olabilir. açılımı milk protein consantre. mevsimsel olarak sütteki protein ve yağsız kuru madde oranı düşer. bunu dengelemek için zaman zaman mpc ve süt kreması eklenebilir. en güzeli evaporatör ile sütün suyunun uzaklaştırıp koyulaştırılmasıdır ama küçük mandıra tarzı üretim yapan yerlerde bunu görmek oldukça güç.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: immortal - 07 Haziran 2012, 11:25:23
Alıntı yapılan: baduruk;365193
arkadaşlar bakanlık burada çok büyük yanlış içinde.
tek tırnaklı, domuz eti ve sakadat bulunan ürünler için demiyorum. %100 dana olan üründe kanatlı eti bulduk dedikleri şey aslında kanatlı DNA'sı bulmak.
 
peki kanatlı DNAsının burada işi ne?
kullanılan üretim hatları hem piliç hem hindi hem de dana etli ürünlerin üretimi için kullanılır. piliç yada hindi etli ürünlerin üretiminde makine ve ekipmanda kalan kanatlı DNAları dana etine karışarak ürüne geçmiş olur.
 
nedir bu ekipmanlar?
etlerin taşındığı çelik arabalar, harmanlama ve kıyma nakinaları, cutterler, dolum makinaları, klipsleme makinaları vs..
 
peki bu tavuk eti varlığını kanıtlar mı?
kesinlikle kanıtlamaz. çünkü bakanlık labaratuarlarında kanatlı eti var yok testi DNA üzerinden yapılır. bu test 10.000 de 4 hassasiyetle çalışır. yani 10.000 DNA içinde 4 tane kanatlı DNAsı var ise bu test pozitif çıkar.
 
peki bu tağşiş (gıda hilesi) midir?
değildir. bu kontaminasyondur.
 
peki neden bakanlık bunu yapıyor?
bence olması gereken bu testi 100 de 1 yada 1000 de 1 hassasiyetle yapan kitlerle yapmak. bunlarla analiz yapın. test pozitif çıkarsa herkes kabul eder bunu ama buna nedense yanaşmıyorlar.
 
peki bunun önüne nasıl geçilir?
bunun önüne geçmenin tek yolu hatları ayırmak. söylerken kolay ama yukarıda saydığım makineleri ve şartlandırma odaları, soğuk depolar vs ile bunun maliyeti minumum 5 milyon euro. sucuklarda gördüğünüz metal klipsleri basan makina (poly clip) bile tek başına 60.000 euro. bu yatırımda öyle ha deyince olacak birşey değil malesef.
 
ben uzmanlık alanı et ve et ürünleri olan bir gıda mühendisi olarak olayın objektif iç yüzünü anlatmaya çalıştım.
yine de sorunuz varsa seve seve cevaplarım.
 
bildiğim kadarı ile biyolog olan İrfan hocam da yorumlar bu konuyu eminim..


millete kazık fiyata ürün satıyorsa,gidecek yeni bir makina alacak tavuk etini ayrı dana etini ayrı çekecek.bu çözüm olmazmı yani?
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: baduruk - 07 Haziran 2012, 11:33:51
bizim kızdığımız nokta şu: bakanlık bu bulaşmayı ilgili yasanın 40. maddesinin d bendine göre bulaşma olarak yorumluyordu. sonra dediler ki l bendine göre taklit ve tağşiş olarak yorumlayacağız. 2013 ocak ayında da %100 ürün dışında hibrit ürün yapılmayacak.
bütün üreticiler (setbir, etbir, kırmızı et üreticiler birliği vs..) tamam ama 2013'e kadar bunu d bendine göre yorumlayın, bizde gereken kredi ve finansman bulalım, hatlarımızı yenileyelim dediler. bakanlık şifahen olur verdi.
şimdi de geriye dönük olarak madde yorumunu değiştirdiler. bunda samimi değiller işte.
bugün haberlerde var. beşler'in sahibi bu küçük yorum farkından dolayı rezil oldum diye isyan ediyor. oğlum okula gidemiyor ben sokağa çıkamıyorum diyor. eğer gerçekten böyle bir tağşiş olsa eyvallah ama yok. isyan edilen nokta bu.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: baduruk - 07 Haziran 2012, 11:59:05
bisküvi ve çikolata paketlerini dikkatlice okursanız, iz miktarda soya, fıstık, alerjen vs. yazdığını görürsünüz. ette olanda aynı mantık.
çikolatacılar soya ve fıstık içeren ürünleri için ayrı hat kurmaktansa fabrikayı kapatmayı tercih ederler. bütün bu yatırımların bir maliyeti ve geri kazanım süreleri var. rantable olmaz..
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: Akif Hoca - 07 Haziran 2012, 12:16:54
Listede ki pınar a şaşırdım, hemen sayfasına baktım, gerektiği gibi bir basın açıklaması var..
yıllardır pınar kullanırım, kalitesine güvenirim..
Açıklamaları yeterli:ok:
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: Ugur A. - 07 Haziran 2012, 15:11:37
Alıntı yapılan: lrfan;366051
Yoğurt, süt, süt ürünleri (peynir vs.) Gökçeada'da üretim yapan, organik sertifikalı ELTA ürünleri alıyoruz (büyük mağazalarda mevcut, Carrefour, Real, Migros), keza organik et, yumurta (Cityfarm), sebze-meyve için de organik pazarları (Göztepe Selamiçeşme Özgürlük Parkı - Çarşamba günleri) aşındırıyoruz uzun süredir. Fiyatları normal olarak daha yüksek ama sağlık sigortası gözüyle bakıyoruz. Eşim organik ürün-test raporlarını-sertifikalarını neredeyse yurtdışında yapıldığı yere kadar soruşturuyor, kendini bu işe adadı :)
 
Bulaşık, çamaşır deterjanı, kremler, sıvı sabunlara kadar ekolojik, doğa dostu ürünlerin peşindeyiz, kafayı yedik :D
 
Eşim sanırım araba kullanmaya bu işleri kovalamak için başladı.
 
Bazı firmalar organik yoğurt yapıyor ama yoğurdu koyduğu plastik polimer gıdaya uygun değil (6 veya 7 nolu polimerler mesela), onunla bile uğraşıyor, firmaları arıyor, şikayet ediyor, respect :)
God may help you my son.:D
Alıntı yapılan: immortal;366062
millete kazık fiyata ürün satıyorsa,gidecek yeni bir makina alacak tavuk etini ayrı dana etini ayrı çekecek.bu çözüm olmazmı yani?
Gıda işi yapmayan bir firmayız. Basit, alelade giyotin tarzı bir bıçak aldık. Fiyatı 5.000TL+KDV. Gıda işinde kullanılacak materyallerin daha da özel şeyler olacağı düşünüldüğünde, maliyetler gerçekten çok fazla. En basiti; firmamıza 1 adet plotter da denen printer (amiyâne tabirle:)) alındı. İnanın o printeri 100 liraya aldıysak, en az 100 lira da işletmek için gerekli tesisat, ekipman, ...vs.' ye para harcadık. Kaldı ki an itibariyle malî getirisi sıfır. Yani öyle "o zaman git bir makine daha al" şeklinde değil bu işler. Keşke öyle olsaydı ama değil maalesef.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: FF - 07 Haziran 2012, 15:34:25
Saksıda domates, fasulye ekecen, yoğurdu kendin mayalayacan, 2 tane tavuk alıp yumurtasını alacan kartlaşınca kesip yiyecen :D
Güveçte yoğurt mayalayın, tavsiye ederim inanılmaz lezzetli ve sağlıklı oluyor :D
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: Ugur A. - 07 Haziran 2012, 15:36:22
Saksıda domates rantable değil. Aldım bir saksı bir tek benim kız yedi. Kimseye vermedi.:D Finansörü de bulmuş "baba bu bitti yenisini alsana" diyor bir de bana.:D
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: FF - 07 Haziran 2012, 15:39:49
Saksıyı büyüt :D uzunlamasına olanlar var ya onlardan alacan 5-6 tane tarla gibi :D
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: skoda_tudor06 - 07 Haziran 2012, 19:39:33
ışıl işlem görmüş ibaresi olanlardan uzak durmak gerekiyor
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: McOğuz - 07 Haziran 2012, 21:45:00
Alıntı yapılan: ahmedb;365959
teşekkür ederiz...bilenlerden birşeyler öğrendik...
arkadaşımın aktardığı yoğurt tüketmesi zorunlu olan tekstil fabrikaları gibi yerlere veren firmaların taktikleri idi, ben onu biraz umumileştirdim ondan hata oldu...
ben o zaman şöyle anlamıştım yağı alınmış yoğurt kendini koyuvermesin diye katılaştırıcı olarak CMC koyuyorlar
bu bağlantı doğru mudur? hazır bilenler varken sorayım??
bir de bu hadise 15-16 sene evveldi...

Küçük işletmeler, "merdiven altı" olarak tanımlanan işletmeler riskli durumda. Şüphe ile yaklaşıyorum.Yoğurdun kıvamı yağından gelmiyor. Aroması (tadı) yağ ile alakalı besinlerde genelde, tadı yavan deriz ya yağsızlar genelde öyledir.

Sütün yağı kremadır. Ticari değeri yüksektir. Bunu alıp krema, tereyağ olarak değerlendirip süte bitkisel (ederi düşük) yağlar katılabilir.

İşletmeye gelen sütü direk yoğurt yaparsanız beğenilen bir ürün çıkmaz.
Koyulmanız gerekir. Süt tozu da bir yöntemdir. Ama kaliteli yoğurt olabilecek kalitede sütlerden yapılmış süttozlarının kullanılması gerekir. Bu kurutulmuş sütün tekrar sulandırılması olmalıdır. (yoğurdun yapısına bir olumsuz etkisi de orjinal olmayan suyun yoğurdun yapısında tutulması sorunlu olabilecektir.

Yanlız yoğurt olacak süt ne kadar az ısı işlem görürse yapısı o kadar iyi olur.
Süt tozu kurutulması için ısı işlem görecek sonra yoğurt yapmak için bir daha ısı işlem görecek.
Yoğurdu esas yapan içindeki proteinlerdir. Ben işletme sahibi olsam evaporasyon ile koyultmayı tercih ederim.
Tek ısı işlem ile yapıları sağlam proteinler ile yapılan yoğurdun su tutma kapasitesi de güzel olacaktır. Ayrıca stabilizer (CMC gibi) katmaya gerek olmayacaktır.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: mdindas - 07 Haziran 2012, 22:51:15
bi gün sucuk almıştım içindekileri okurken MKS diye bi madde yazıyor. açtım etiketteki telefona dedimki nedir bu mks. abi bi gıda maddesi sağlık bakanlığı böyle yazılsın diyor dedi. sonra arştırdım nedir bu mks  internette sadece mks makinesi ilanları var ama mks diye gıda maddesi yok . anladımki mks dedikleri tavuğu etiyle kemiğiyle püsürüyle öğüten makinadan çıkan ürün.  kısaca sağlıklı olması şüpheli. sizde marketlerde bu mks ibaresine dikkat edin ve almayın.
Başlık: Gıda Terorü
Gönderen: baduruk - 07 Haziran 2012, 23:21:29
Mks mekanik kemik siyirma. Mdm diye de decer. Mechanical debonned meat. Et kemikten siyirildiktan sonra kemikte kalan eti almak icin kemikler kiyma makinesi tarzi bir mkinede ogutulur. Bu sirada kemikteki et ayrilir. Bir taraftan mks kiyma bir taraftan kemik cikar. Yasalarin izin verdigi olcude mks kullanilabilir. Kullanilirsa etikette belirtilmek zorundadir. Mks kiymanin icine az da olsa kemik girdiginden mks kullanilan urundeki mks orani kalsiyum testi ile cok kolay tespit edilebilir. Kikirdakli ve cok sert kemikler (kelle ve kaval kemigi gibi) kullanilmaz. Mks öcü degildir yani.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: ahmedb - 08 Haziran 2012, 07:17:38
memleketimizin bir problemi: bilenlerin konuş(a)maması ....
bilenleri bulmuşken; gerçi biraz farklı olacak ama...
bir sorum: sularda "ozon(O3) ile zenginleştirimiş hava kullanılmıştır"  ne demektir?
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: lrfan - 08 Haziran 2012, 10:00:58
Alıntı yapılan: ahmedb;366556
memleketimizin bir problemi: bilenlerin konuş(a)maması ....
bilenleri bulmuşken; gerçi biraz farklı olacak ama...
bir sorum: sularda "ozon(O3) ile zenginleştirimiş hava kullanılmıştır" ne demektir?

 
Ozonlama, çoğunlukla içme suyu dezenfeksiyonunda kullanılan modern bir metot, etkin ve iyi bir işlem.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: ahmedb - 08 Haziran 2012, 10:13:30
peki suyun tadına katkısı var mıdır?
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: lrfan - 08 Haziran 2012, 11:29:18
Alıntı yapılan: ahmedb;366617
peki suyun tadına katkısı var mıdır?

Ozonlama yeni yapıldıysa tadı farkedilebilir. Taze metalik bir oksijen tadı alınabilir, ama zamanla hızla yok olur. Özellikle fırtına ve şimşek sonrası havanın kokusuna benzer, kötü değil benim için  :)
 
Alıntı
If you want to know what ozone smells like, just close your eyes and imagine you're smelling the fresh, clean, scent of spring rain that occurs right after a rainstorm.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: McOğuz - 09 Haziran 2012, 16:29:18
Sanayi işi üretim yapıldığında içine katkılar katılmak zorundadır.
Mikrobiyolojik olarak korumak için ısı işlem yapılıyor. Renk kaybı oluyor.
Biçiyorsunuz, doğruyorsunuz, kaynatıyorsunuz.
Rafa verdiğiniz ürünün rengi cazip olmuyor. Katkı lazım.
İşte katkıların doğallığı sağlığa zarar vermemesi kalite ile alakalı.

Aromalar için etikette doğal aromalar ve doğala özdeş aromalar görebilirsiniz.

Doğala özdeş olan, aldığımız tat şeftalinin aroması ama elde edilen kaynak daha ucuz olan elma mesela.
Bir de doğal aromaların raf ömrü daha kısa. Ticari olarak da uzun ömrü olan ürünler tercih ediliyor. Maliyeti fazla olan doğal yerine özdeşi tercih ediliyor.
Tüketiciler sadece fiyat etiketine değil bilgi etiketine bakmalı tercihlerini belirlemek için.

Böylece kaliteli ürün satmak isteyen üreticiler rekabet ederken rahatlarlar.
Devlet de burada devreye girerek benim malım kaliteli diyerek yanlış yapanları kontrol, tespit etmeli.

Meyve suyunda meyve oranını şeftali ile de olması gereken düzeye getirebilirsiniz yanına elma suyu katarak da. (sağlıksız değil ama sadece şeftali de değil)

Etikette şeftali-elma yazarsa tamam ama yazmazsa "a-aa şu paket 3 para, bak bu 5 para kazıkçı bunlar, aynı şeyi pahalı satıyorlar, 2 parası marka için"
önermesi direk cuk oturmaz. (bazen marka için fazla ödeyebiliyoruz tabii ki)

Kalitenin sağlanması da maliyet. L.Burgazda çalışırken fabrikada yoğurdun takibinde ayrılan numuneler L.Burgaz'a satılan yoğurttan fazla idi mesela.

İşte firmalar zor olan doğruyu seçip yanlış yola sapmadıkça ve müşteriler bunu kıymetlendirdikçe öne çıkıp tercih edilir olup bize doğru, güzel ürünler verecektir.

Ucuz neden ucuz, pahalı bunu hak ediyor mu değerlendirerek almak gerek.



Hanım benim aldığım salçaların daha iyi olduğunu bozulmadığını söyler. Sebebini açıkladığımda hadi canım, hiç öyle bakmamıştım dedi.

Sütteki gibi salçada da KM (kuru madde, Briks) önemli.
Ucuz olmasına değil satılanın KM'sine bakarak değerlendirme yaparım.
Genelde de fiyatı yüksek görünen yüksek KM'li salça hesap ile diğerinden ucuzdur esasta daha çok salça içerdiği için.
İçeriğinde de daha az su olduğundan da daha dayanıklıdır, çabuk bozulmaz.
(Tabii ki üretici etikette belirtmeden koruyucu katmadıysa)

Yazdıkça yazdım gene.

Kazanç için hile yapmayı göze alana sınır yok.
Bizim elimizdeki ilk koz da etiket bilgilerini okumak.
Doğruyu seçen firmaları seçerek doğruyu yapmayı seçmelerini desteklemek ve bunu yapmalarını sürdürmelerini sağlamamız gerek.
Buna rağmen tongaya düşebiliriz yine de, orada da devletin bizi korumasının devreye girmesi gerekiyor devamlı kontrol ve hilecilerin yakalanması, engellenmesi lazım.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: mygokhan - 09 Haziran 2012, 17:04:12
Alıntı yapılan: lrfan;366051

 
Bulaşık, çamaşır deterjanı, kremler, sıvı sabunlara kadar ekolojik, doğa dostu ürünlerin peşindeyiz, kafayı yedik :D
 


Bu tip ürünleri üreten amerikan bir firma vardı.Bir ara kafayı takmıştım ama uğraşamadım.Tamamen doğal ürünlerden üretiyorlar kir çözücüleri vs..:) Araştırılabilir..

Kalitesinden emin olduğunuz, araştırdığınız ürünlerini ve markalarını herkes paylaşsa bizde ona göre alıp tüketsek..

İrfan abi özellikle belirttiğin ürünleri bende takip edeyim bakalım :)
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: Hacı Köksal - 12 Haziran 2012, 18:41:21
konunun takipçisiyim, işin içinde olmayınca yazacak pek bişeyim yok :)
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: Detaycı - 12 Haziran 2012, 18:46:24
Dün haberlerde çayda küf, hazır kahvelerde de tebeşir tozu kullanıldığını duydum. En iyisi bişey yeyip içmeyelim..! :)
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: ahmedb - 12 Haziran 2012, 19:22:18
ben şu aroma işini merak ederim...bilgisi olanlar kısaca bir aroma 101 verebilirier mi?
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: tabteam - 12 Haziran 2012, 19:39:32
Alıntı yapılan: Detaycı;368385
Dün haberlerde çayda küf, hazır kahvelerde de tebeşir tozu kullanıldığını duydum. En iyisi bişey yeyip içmeyelim..! :)


içinde ne olduğunu bilmediğin, etiketsiz, sonradan paketlenmiş, ne idüğü belli olmayan şeyleri yemeyin yeter :)
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: McOğuz - 19 Haziran 2012, 18:58:51
Alıntı yapılan: ahmedb;368394
ben şu aroma işini merak ederim...bilgisi olanlar kısaca bir aroma 101 verebilirier mi?

Sorduğun konuyu anlamadım. "Aroma 101" diye sordum Hz. Google'a :++:

http://ezinearticles.com/?Aromatherapy-101&id=6855591

Hz. Google bir de tercüme etti bizim için;:haha:

http://translate.googleusercontent.com/translate_c?hl=tr&prev=/search%3Fq%3Daroma%2B101%26hl%3Dtr%26safe%3Dactive%26client%3Dfirefox-a%26hs%3DXp1%26rls%3Dorg.mozilla:tr:official%26prmd%3Dimvns&rurl=translate.google.com.tr&sl=en&u=http://ezinearticles.com/%3FAromatherapy-101%26id%3D6855591&usg=ALkJrhjkmWg9vKZRnsTmJnxn_PEXjEiHLQ

Anladığım kadarı ile çeşitli aromatik maddeler kullanarak masaj gibi bir şey yapanlar var. Bu esnada kullanılan aromaların faydalı olduğu alanlardan faydalarak insanı rahatlatıp gevşetiyorlar.

Hani aktarlardan alınan bazı bitkilerden çay yapıp içerek iyileşmeye çalışıyoruz "Papatya bilmem neye iyi gelir, kuş burnu bilmem niye..." gibi öyle bir şey.

Bilen biri tarafından uygulanırsa uygun birşeydir ama maalesef Recep İvedik filmindeki sonu mutlulukla biten (50 milyona) masaj diye tarifinden çıkma ihtimali de var.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: ahmedb - 19 Haziran 2012, 20:06:42
aroma 101 ; yani aromalar konusuna giriş niteliğinde bilgiler verebilecek olan var mıdır manasında idi...
mesela tereyağı aromalı helva, fındık aromalı nane..vs vs deniliyor ya bu aroma nasıl bir şey onu merak eden biri olarak...
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: hititman - 19 Haziran 2012, 22:21:36
ona girersen bir daha birşey yemezsin herhalde :D
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: YEKE - 19 Haziran 2012, 22:32:04
bende cipslere kafayı taktım. yenecek gibi değil ısıya dayanıklı çabuk dejenere olmayan palm yağı kullanıyorlar. bu vücudun eritebileceği bir ürün değil. direkt damar tıkanıklığı yapıp kalpten götürüyor. en iyisi evde kendin yapacan oda iyi değil ama kötünün iyisi bir anlamda. bu yağ birde diyet bisküvilerde var. kilo verirken götürüyor adamı.
 
bu arada ingilterede knorr ürünlerine yasak gelmiş. gerçi bütün hazır çorbalar birbirine emsaldir ya bilgilendireyim.:mng::kus1:
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: SekoLive - 20 Haziran 2012, 09:00:15
Alıntı yapılan: YEKE;371236
bende cipslere kafayı taktım. yenecek gibi değil ısıya dayanıklı çabuk dejenere olmayan palm yağı kullanıyorlar. bu vücudun eritebileceği bir ürün değil. direkt damar tıkanıklığı yapıp kalpten götürüyor. en iyisi evde kendin yapacan oda iyi değil ama kötünün iyisi bir anlamda. bu yağ birde diyet bisküvilerde var. kilo verirken götürüyor adamı.
 
bu arada ingilterede knorr ürünlerine yasak gelmiş. gerçi bütün hazır çorbalar birbirine emsaldir ya bilgilendireyim.:mng::kus1:

Fritolay'ın izmitteki fabrikasına gittim size şöyle söliyim ameliyathanelerde bile o kadar sterilizasyon yoktur... tabi her kurum böylemidir bilinmez.
en binlerce cips geçerken banttan bitane bile alma şansı yokdu, ve saat yüzük ne varsa alayını cıkartarak önlüklerle falan giriyosnz imalathanenin oldugu yere...
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: FF - 20 Haziran 2012, 13:40:17
Cips v.b ürünlerde artık fırınlamaya falan geçtiler, o eskiden olanlar falan vıcık vıcıktı zaten. Ben bayılırım ama olabilecek en basit ve içinde cart curt olmayanından yerim genelde, vıcık vıcık yağlı herşeyden nefret ederim zaten.
Bir ara onlar mercek altına alınmıştı, bundan sonra çok toparlandılar, sistemlerini değiştirdi belli başlı büyük markalar.
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: ahmedb - 20 Haziran 2012, 14:16:21
patateslerin GDOlu olması durumu??
Başlık: Cevap: Gıda Terorü
Gönderen: SekoLive - 20 Haziran 2012, 14:45:07
Alıntı yapılan: ahmedb;371394
patateslerin GDOlu olması durumu??
cipsler için sormustum cok iyi kontroller oldugunu hatta patatesleri göstermislerdi bu sekildekiler eleniyor v.s. diye hatta şekerli patatesleride eleyip nişastacılaramı ne satıyorlardı. sistemleri beni hayran bırakmıstı