Süper spor araç üreticisi Lamborghini tercih edilmede kendi rekorunu kırdı. İşte haberin detayları....



İtalyan spor araba üreticisi Lamborghini, son zamanlarda kişiler tarafından ne kadar çok tercih edildiğini gösterdi. Gelen haber, şirketin gerçekleştirdiği satış rakamlarıyla ilgili. Klasman olarak üst düzey hipercar imalatı yapan bu tip firmaların sene içerisinde yaptıkları satışlar yüzlü ve binli sayılarla olur. Fiyatı milyon dolarlara varınca, “az satış – çok para” eğrisi ortaya çıkmış olur.

Süper spor otomobil satışlarında ilk rekor McLaren’den gelmişti. Şirket üretime geçtiği 7 yıl içerisinde 15 bin adet araç teslimatı yaptığını açıklamıştı. Bu ortalama yıllık 2 bin adete denk geliyordu. İtalya tarafına baktığımızda ise rakamlar daha dikkat çekici duruyor…

Lamborghini Yılın İlk Yarısında 2.327 Adet Satış Yapmış



Otomotiv sektöründe şirketlerin yaptıkları genellikle ilk yarı olan Temmuz ayında belli oluyor. Lamborghini bulunduğumuz ay dahil olmak üzere 2018 Ocak ayından beri 2.327 adet araç satış gerçekleştirmiş.

2013 yılındaki yıllık satışından bile şu anda fazla. Hesaplamalara göre %11 yükseliş olmuş. Bu rakamlar içerisinden hangi modellerin daha çok tercih edildiğine bakarsak; 1604 adet Huracan, 673 adet Aventador müşteriler tarafından tercih edilmiş. Huracan 2017 yılında değerlendirildiğinde ise 204 adet satılabilmiş.

Yeni Urus SUV’un Çıkışıyla Rakamlar 3 Katına Çıkabilir!



Geçtiğimiz senenin Aralık ayında dünyanın en agresif SUV’u bizlerle tanıştırılmıştı ve teknik detaylarından sizlere bahsetmiştik. Süper SUV’un üretimi olsa da İtalyan şirket henüz dağıtımlarına başlamadı. Yapılan hesaplamalara göre Urus’un da dahil olması ile yıllık satışların 6.000 adet üzerinde olması bekleniyor.

Model gamına eklenecek muhteşem bir makinenin daha testleri yapılıyor. Aventador’un üst seviyesi olacak SVJ‘nin de takıma katkısının büyük olacağı düşünülüyor.

Nürburgring testlerinde tur zamanlamasına bakıldığında yeni Aventador serisinin daha hızlı olduğu görülmüş. Bakalım yılın ikinci yarısında Urus SUV’un çıkışı Lamborghini cephesine nasıl bir etki yaratacak!


Haber Kaynak: https://paratic.com

Ariel Motor'un yapısı korunan modeli Atom, 4. nesliyle buluşturuldu!



Ariel Motor Company‘nin 2000 yılında ortaya çıkardığı Atom modeli, yüksek performansın en garip şekilli aracı ünvanını da almıştı. Belirgin bir şasi üzerine, F1 tarzı tekerlek düzeneği ile çıkış yapan Atom’un birçok özel serisi gösterilmişti. En dikkat çekenini soracak olursanız da V8 motorundan 550 beygir üreten Atom‘u söyleriz.
 
Köprü tipi şasi üzerinde, üstü açık bir vaziyette ve 2.3 saniye kalkış eşliğinde bu aracı sürmenin nasıl bir duygu olacağını sizlere sorsak? Biz, yaşamak gerektiğinin kanısındayız. Ariel sırayla Atom 2, Atom 3, Atom 3 Mugen Edition, Atom 3.5, Atom 3S ve son olarak Atom 4 ile serisiyle devam ediyor. Şirket yine Honda Racing ile sıkı bir ilişkiye girmiş. İşte Yeni Ariel Atom 4’ün özellikleri.

Ariel Yeni Neslinde Şasiyi Biraz Daha Güçlendirmiş



İngiliz araç üreticisi önceki modelleri gibi yeni Atom 4’ün süspansiyon sistemini Lotus‘a emanet etmiş. Onlarda öhlins süspansiyon sistemi ve karbon fiber jant setiyle sunmuş! Çok dikkat edilen ağırlık oranları yine tamamı olmak üzere karoseri karbon fiberden imal edilmiş. Şasi için mühendisler farklı bir metod altında güçlendirmeye gitmişler.

Dış yapının değişim konusunda aslında söylenecek fazla bir şey yok. Gözüken bir iskelet ve böcek tarzı farlar! İç mekan genişliğini artıran Ariel’e en fazla 5 parça değişimi uygun görülmüş.

Atom 4 Type R Edition Olarak Çıkış Yapıyor



Honda Civic Type R’ın pist tur rekorlarını almasını sağlayan ünite Ariel Atom’a verilmiş. Peki 2.0L hacimli motor gerçek sahibinde neler yapıyordu? 320 beygir güç üreten ünite Type R’ı 5.8 saniyede 100 km’ye çıkarabiliyor. 400 nm torkun desteği ile Civic, 272 km/h maksimum sürati rahatlıkla görebiliyor.

Çok daha hafif bir araç olan Atom’da ise hızlanma 2.8 saniye ve maksimum sürat 262 km/h olarak not alınmış. 0-160 km/h arasını da 6.8 saniye ölçülmüş. 500 beygirlik V8 versiyonun 2.3 sn kalkışına göre hızlanma gayet iyi!

Ariel son serisinde yine hızlı olmayı başarmış. Yürüyen aksamlarına verilen sağlam opsiyon listeleri ve tartışmasız en iyi ünitelerden olan Type R motoruyla benzersiz yapısında yine yoluna birincilikle devam edecektir.

İngiltere’de satışa çıkmaya hazırlanan Atom 4’ün fiyatı 50.000 dolar civarlarında bekleniyor. Türkiye’ye geldiğini varsayarsak; vergiler eklendiğinde ortalama olarak 350 ile 400 bin TL arasında olacaktır. Hızlı ve havalı bir araç olabilir yalnız bir servet yatıracak kadar mantıklı olduğunu düşünmüyoruz! Atom 4 hakkında sizin yorumlarınız neler olur?


Haberin Kaynağı: https://paratic.com

007 James Bond Specter'da rol alan Land Rover Defender SVX'lerin bir örneği daha satılıyor. Hem de çok pahalıya...



Gelecek hafta, heyecanla beklediğimiz Goodwood Festivali başlıyor. Etkinliğin çok kapsamlı olması bir yana ona gelenleri çok iyi karşılayacağa benziyor. 007 GoldenEye hatırası Aston Martin DB5’in satışından sonra Specter’ın başrol oyuncusu Defender’da açık artırma usulü ile yeni sahibini bekliyor.

Film setleri için üretilen özel yapım bu araçlardan birkaç birim üretilir. Çekimler sırasında çoğunlukla farklı karaler için farklı araçlar kullanılır. Geçen sene de modifiyeli bir set yıldızı Defender satılmıştı. Bakalım bu koca adama ne kadar fiyat istiyorlar.

Defender SVO tarafından geliştirilmiş.



Buradan baktığımızda savunma sanayine yapılan bir ürün olarak duruyor. Standartları üzerine eklenen ağır arazi parçalarıyla Defender SVX, tam olarak özel kuvvetlerde çalışabilecek karaktere getirilmiş.

Off road takviyeli parçalarla Defender zırhlı gibi duruyor.



Dikkat çekenler arasında; ızgarayı tam olarak kaplayacak boyutlarda olan koruma demiri ve ona montajı yapılan çeki demiri bulunuyor.

Aynı demir parça, bölünmeden tampona da kullanılmış. İp dekorunun duruşu bile fiyatına birkaç bin dolar ekletecektir.

Specter hazırlanışları daha bitmedi!



Tavan bagajı takılıp, ön kısımlarına 4’lü sis farları yerleştirilmiş. Üst kısımdan aşağıya doğru ilerlediğimizde boncuklu 37 inç lastiklerin Defender‘ı ne kadar güçlü gösterdiğini farkediyoruz.

Lastikler bu kadar büyük seçim yapılınca da haliyle süspansiyonda revizeler olmuş ve Bilstein amortisörler yerleştirilmiş.

Specter Defender’ın kokpiti sportif parçalarla sanki yarışlar için hazırlanmış.



Recaro spor koltuklar, üç bölgeli emniyet kemeriyle harika duruş sergiliyor. Bowler uzmanlarının kapsamlı çalışmaları, film çekimlerinde Defender’ın daha rahat rol yapması için de yaylı el freni takılmış.

Bowler dizel motoruna da müdahale etmiş.



Durgun sahneleri nerdeyse hiç olmayan bir film için cisimlerde hızlandırılmak istenmiş. Bazı modifikasyonlarla dizel motor 120’den 185 beygire çıkartılmış. Arkasından getirdiği 385 nm tork değeri de yeterli.

Defender SVX Specter‘ya sağlam paralar isteniyor.



Cadde sürüşlerine açık olan Defender SVX, “OO07” olarak isimlendirilmiş. Niye yapılmış bir bilgimiz yok!

Açık artırma tahminlerine baktığımızda James Bond’un kamyonetinin 290.000 ile 330.000 dolar arasında satışının yapılabileceği söylendi. Burada arabadan çok nereden geldiği ve kime ait olduğu üzerinden fiyatlandırışmış. Acaba yeni sahibi kim olacak!!!



Haberin Kaynağı: https://paratic.com

Dünya tarihinin en yetenekli F1 pilotlarından gösterilen ve 1994 yılında ölen Ayrton Senna'nın kaskı açık artırmada satışa çıkıyor!



Sizlere ilk önce bu kaskın sahibinden bahsedelim. 1960 doğumlu Brezilyalı Formula 1 Pilotu Ayrton Senna, McLaren takımı ile birlikte oldukça başarılı işlere imza atmış bir sürücüdür. Motorsporları kariyerine karting ile başlamış ve 1981 yılında ilk yarışını kazanmış. Senna, ölümüne kadar olan ki dönemde Dünya F1 Şampiyonluğu’nu 3 kez kazanmıştır.

Yapılan birçok ankette pilot için tüm zamanların en iyisi olduğu söylendi. 1989 yılında kırdığı bazı rekorlar 2006 yılında anca geçilebilmiş. Kaskı açık artımaya çıkan yetenekli F1 pilotu, 1994 Marino Grand Prix’in en keskin bir virajı Tamburello‘yu tüm kuvvetiyle dönmeye çalışırken 233 km/h ile beton duvara çarparak öldü! Şimdi ise Brezilya bayrağı renklerindeki kaskı açık artırmada satılıyor.

Senna Bu Kaskı Ölümünden 2 Ay Önce Kullanmış



Bu ay içerisinde Goodwood’da gerçekleştirilecek açık artırma normalinden daha anlamlı ve duygusal olacak. Gördüğümüz kaskı Senna, zamansız ölümünden sadece 2 ay önce test sürüşleri sırasında takmış.

Üzerinde yetenekli pilotun imzası bulunuyor. Önceden farklı kişilere ait olan benzer eşyaların ortalama olarak 20 ile 40 bin dolar arasında satıldığını ancak Senna’ya ait olan bu eşyanın en az 90 bin dolara satılacağını söylediler.

Bir keresinde Ayrton Senna da Silva’nın 1987 yılında Lotus’un tanıtımı için giydiği bir eşya 45 bin dolara satılmış.

Goodwood’da Başka Efsane F1 Pilotlarının da Kaskları Satılıyor!



1929 – 1959 yılları arasında yaşamış İngiliz Formula 1 yarış pilotu Mike Hawthorn‘un da kullandığı kaskın açık artırmada satılacağını öğrendik. Hawthorn’a ait kaskın ortlama 10 – 14 bin dolar arasında satılması tahmin ediliyor.

Yine F1’in ilk zamanlarında yarışmış Arjantinli Juan Manuel Fangio‘ya ait kaskın 30 ile 40 bin dolar arasında alıcı bulması bekleniyor.

Söylediğimiz pilotların hepsi de yetenekli ve bilindik isimler olsada, Ayrton Senna kadar efsane değiller. Onun anısına yapılacak kask satışı, müzayede içerisinde hüzünlü bir havaya neden olacak. Peki siz Senna imzalı bir kaska sahip olsanız satar mıydınız?


Haber Kaynak: https://paratic.com

Meksika'daki suç oranları insanları zırhlı araç alımına itiyor. Rakamlar gerçekten şaşırtıcı!



Meksika’nın sanırım zırhlı araçlarla olan ilişkisini hemen anlamışızdır. Ülke tarihine şöyle bir baktığımızda çoğu dönemi şiddetle geçmiş. Çok fazla suç işleniyor ve ağırlıklı olarak sonu ölümle bitiyor. Kuzey Amerika ülkesi uyuşturucunun ana merkezlerinden olup ve azılı kartellerin yuvasıdır. İşte tam da bu anlattıklarımıza yönelik otomotivciler, zırhlı araçlara yönelmek zorunda kalmışlar.

Özel şirketlerin haricinde otomobil üreticileri kendi bünyelerinde de araç sağlamlaştırma yapacak birim kurmuşlar.

Meksika’da Kurşun Geçirmez Araç Sayısında Artış Gözlemlenmiş



Yukarıda otomobil üreticilerinin de bu işe girdiğini söylemiştik. Bu kısımdan talebin ne kadar fazla olduğunu ve şirketlerin kendi fabrika bantlarına almak zorunda kaldıklarını görmekteyiz. Mesela Audi, orta üst sınıfın güzel SUV örneklerinden Q5‘i standart üretimini yaparken aynı zamanda kurşun geçirmez bir versiyonla da sunuyor.

Meksika’nın iş ve sanat dünyasının özellikle zırhlı araçlara olan ilgisi dikkat çekiyor. Normal bir araç maliyetinin 2 ile 3 katı yükseğine satışların yapılmasına rağmen halen daha talebin karşılanamadığı bildirildi.

İnsanların Ölüm Sayısı Zırhlı Araçlar Sayesinde Azalmış



017 yılında Meksika’da bir yıl içerisinde tam 25 bin kişiden fazla cinayet gerçekleşmiş. Autonews‘e göre, bu rakamın gidişatının 2018 yılında daha da artacağını söylüyor. Artan cinayet ve saldırılardan dolayı sektörün her yıl %10’dan fazla büyümesine neden olmuş. Meksika Otomotiv Zırh Derneği kayıtlarına göre full zırhlı araç sayısı 3284 adeti geçmiş.

2012 yılında bari kayıt altına araç sayısının önümüzde 2 sene içerisinde yarısına ulaşabileceği söyleniyor. Not olarak; bazı kişilerin kendisine saldırı olmasa bile araçlarına durup dururken saldırı gerçekleşiyormuş. Böylelikle ortalama olarak birçok zırhlı araç sahibi de 2 yılda bir araçlarını yenilemek zorunda kalıyormuş.


Haber Kaynak: https://paratic.com

Çek Cumhuriyeti Skoda Meslek Okulu öğrencileri yetenek gerektiren bir çalışmaya imza atmışlar...



2018 yılı modalarından birine de araç karoser değişimi diyebiliriz. Geniş bir pazara sahip otomotiv dünyasında insanlar birincisi güvenlik – donanım gibi hayati özellikler isterken, bir kısım da bunları umursamaz ve farklı olmayı ister. Üreticilerin söylediklerimiz karşısına koyabileceği onlarca örneğinin olduğunu söyleyebiliriz. Range Rover Evoque‘la başlatılan cabrio SUV akımının peşinden birkaç firma da gitmek istemişti.

BMW’de X2 SUV’un cabrio duruşlarına dair konsept çizimler göndermişti. İşi biraz daha ciddiye alan Çek Cumhuriyeti Skoda Meslek Okulu öğrencileri, 23 kişilik bir ekip oluşturarak Karoq’u çatısız bir 4×4‘e dönüştürmüşler.

Skoda Öğrencileri Çok Tarz Bir İşe İmza Atmışlar

[YOUTUBE]https://youtu.be/UjA4kgxNu48[/YOUTUBE]

Kadın ve erkeklerden oluşturulan ekipte iş bölümü yapılmış. Tabi ilk başta Karoq’un nasıl dönüştürüleceği kararlaştırılarak! Çizilen konsept çizimlerde kompakt SUV’un çatısız bir versiyonu tasarlanmış. İmkanları geniş olduğundan dolayı yapımı tamamlanmış bir araç yerine, sadece çerçeve bir yapı üzerinde çalışılmış.

Karoq’un sütun kısımları kesildikten sonra boya işlemlerine geçilmiş. Eklemeden geçmek istemediğimiz detay ise; Sunroq’un göz zevkini bozmadan, hizalı bir çizgide imal edilmiş olması. Skoda böyle bir araç istediği taktirde proje hazır!

Sunroq’da Farklılık Sadece Tavan Değil!



Tavanın alınması ve aracın kırmızı renge boyanmasından sonra iç mekana geçilmiş. Karoq’un sportifleştirilmesine uygun olarak değiştirilen koltuklar, beyaz – kırmızı deri kombinle müthiş duruyor.

İşin aslını söylemek gerekirse Sunroq, Nissan’ın Leaf’e cabrio yapıya dönüştürmesinden daha alımlı ve orantılı duruyor.

Sunroq’u Hızlı Üstü Açık Araç Sınıfına Alabiliriz



Karoq’un aktarma organlarının hepsi korunmuş. 1.5L turbo beslemeli motoru Sunroq’u da 8.4 saniyede 100 km’ye ve maksimum 204 km/h hıza çıkartabilecek. Şanzıman kısmının da değiştirilmeden yerleştirildiği söylendi.

Marka sözcüsü, “Başlangıç ​​aşaması Skoda’nın profesyonelliğini sunmak için bir fırsattı. Öğrenciler aslında bitmiş bir ürünü yeniden yorumladılar. Tam olarak basit olmasa da, onu çok yapıcı bulduk. Ve öğrendiğimiz en önemli ders neydi? Kesinlikle akıl yürütme sanatı, ki bu da gelecekte çok işe yarayacaktır. ” şeklinde konuştu.

Böyle bir değişimin öğrenciler tarafından yapılmış olması, onların gelecekte neler yapabileceklerinin provası olmuş. Skoda’yı, öğrencilere verdiği bu fırsattan dolayı tebrik ediyoruz.



Haberin Kaynağı: https://paratic.com

Bu yazımızda motor ünitelerinde bulunan ve en kritik çalışma sistemlerinin temel parçası olan volandan bahsedeceğiz. Basit ve sabit bir yapısı olmasına rağmen bulunduğu görev inanılmaz önemlidir. Şimdi volanın ne olduğu ve görevlerini sizlere sunacağız.

Volan parçasını muhtemelen araçların motor bölümleriyle çok ilgili olan kişiler bilir. Ya da ayarlanması gereken durumlarda öğreniriz. Geçmişten gelen sistemlerin belli parçalarla bir araya getirilerek bir şey oluşturması, mutlaka zincirleme reaksiyon içindir. Nasıl ki ünitede oluşturulan güçler bazı basit olarak gördüğümüz kayışlarla şanzımana aktarılıyorsa, bu bakla dilimini de oradan çıkarmamız sistemin çöküşüne işaret eder.

Konumuz olan motor parçalarından volan, yaptığı görev yönünden sürekli karıştırılır. Keza bahsedilen bu parçanın sabit ve anlaşılır bir görevi vardır. Karıştırılmasının sebebi ise bilgi sahibi olmadığımız konularda alınan izahların normal olarak karışık gelmesidir. Türkçeye Fransızca kökenli “volant” kelimesinden gelmiştir. Oluşan bir hareketi aktarım işine verilen bu yuvarlak yapılı dişli parçaya Türk Dil Kurumu (TDK) tarafından da anlam yüklenmiştir.

Türk Dil Kurumu volan için “Bir hareketi bir mekanizmaya aktaran veya makinelerde hareketin hızını düzgün tutmaya yarayan tekerlek” şeklinde yorumlamıştır. Sizlere en başta volan parçasının ne demek olduğundan, motor bölümünde hangi amaçla bulunduğundan ve yapısından bahsedeceğiz.

Volan Nedir?



Volanın ilk etapta sizlere yapısından bahsedeceğiz. Hareket aktarımı görevindeki bu parçayı yuvarlak, sağlam bir demir parçası olarak düşünebiliriz. Dış yüzeyi dişli gruplarıyla doldurulmuştur. Kasnak olarak geçen volan, araçların motor ve şanzıman büyüklüklerine göre değişmektedir. TDK’nın tanımında da olduğu gibi volan, hareketleri düzgün tutmaya çalışırken aynı zamanda aktarım yapmaktadır. Araç marş mekanizmasına ilk basışla beraber konumuz olan parçanın dönüş işlemi başlatılıyor.

Burada elektrikle çalışan bir marş motorundan bahsettiğimiz için volanın da bu elektriksel hareketle devam ettiği anlaşılabilir. Dönüş adımı atıldıktan sonra parça mekanik kuvvetin etkisiyle hareketine devam eder. İçten yanmalı motorun işleyişi gördüğümüz gibi yuvarlak ve dişli bir parçaya bağlıdır. Hatta aktarım organlarının diğer kısmında işlediğimiz debriyaj balatasında kayışın bağlı olduğu parçanın da volan olduğunu söylemiştik. Tek merkez durumunda farklı bölge hareket aktivitesi!

Volanın Görevleri Nelerdir?



Peki, marş ile volanın çalışması sağlandı, bu parça nereye bağlı? Volan, ortası delikli yapısıyla krank miline entegre edilmiştir. Piston kollarının çalışmasını sağlayan krank mili, gördüğümüz gibi dişli yuvarlak parçanın dönmesine bağlıdır. Devreye alınan yakıt ile beraber hava, krankın dönüşüyle pistonlara gelir ve motor otomatik bir çalışma düzeneğine oturtulmuş olur. Burada bizlerin şunu anlamış olması gerekiyor; marşın elektriksel hareketiyle beraber dönerek göbek kısmında krank milini devreye alan volan, dış çeperindeki dişlilerle de debriyaj sisteminin kullanılmasını sağlıyor. Bu işleyiş içten yanmalı motorlarda ve manuel vitesli arabalarda geçerlidir.

Otomatik, yarı otomatik ve çift debriyaj sistemli araçlarda farklı bir çalışma mantığında yürütülebiliyor. Yapısının sağlam oluşuyla, idare etme kısmı ve yer itibariyle kolay kolay bozulabilecek bir parça değildir. Ancak bu bozulmayacak veya yıpranmayacak anlamına da gelmiyor. Çünkü iki merkezin kendine entegre olduğu volan, kolay deforme olsaydı sistemin çöküşüne neden olurdu. Diğer bir bakış açısında dişli yapıya sahip bu parça pistonun çalışmasından doğan ölü noktaları daha hızlı geçmesini sağlar. Özellikle dört veya daha az silindirli araçların kesinlikle volana ihtiyacı vardır. Sebebinden bahsedecek olursak; motor ünitelerinde emme ve sıkıştırma başlıkları vardır.

Dönüşle beraber çıkan enerji, başlangıçta krank mili hareketinin pistona iletilmesidir. Değişken güç ortaya çıktığı anda çalışan sistem şaft parçasına doğru yol almaktadır. Kısaca hız arttığı zaman volan belli bir enerjiyi depolar, hız azalmaya başladığında da depo enerjiyi krank vasıtasıyla şafta verir. Zaten aşağıda sizlere ayrı bir başlık altında araç kullanımlarında bu parçayı daha sağlıklı nasıl kullanırız onu anlatacağız. Ayrıca sürüşlerde ona zarar verecek durumlardan da söz edeceğiz.

Volan Hakkında Bilinmesi Gereken Önemli Bilgiler


Motorun önemli unsurlarıyla kilit durumunda olan volanın yapısını bozacak şeyler de vardır. Mesela araçlarımızda olduğundan daha agresif kalkışlar yaptığımızda zarar görecek ilk parçanın debriyaj balatası olduğunu biliriz. Bu bilgi doğru olsa da onun da bir yere bağlı olduğunu unutmamamız gerekiyor. Tanımında dediğimiz gibi kayışın pütürlü yapısının volan dişli üzerine gerilerek işlem görmesi, aynı zamanda yapılacak yanlış hareketlerin devam parçalarında da bozulmasına neden olacaktır.

Yani hızlı şekilde debriyajdan ayağımızı çekerek araçlarımızı patinaj durumuna sokmamızla volanda da zorlanma olacaktır. Son nesil araçlarımızın standart donanımında olan anti patinaj sistemi zararlı durumları ortadan kaldırıyor mu bilmiyoruz. ASR’nin bu duruma etki etmediğini farzedersek, ortaya aşınmış yüzeyi ile çalışamaz durumda olan iki parça çıkacaktır. Daha ileri durumlarda volan eğilebilir ve çatlamayabilir de.

Başımıza böyle bir şeyin gelmesi durumunda değişiminden ziyade volan taşlama tezgahında hasarlar giderilebilir. Otomatik şanzımanlarda bu durum neredeyse olmaz. Çünkü volan yerine kullanılan tork konverter aktarımları sağladığı için otomotize olmuş sistem içerisinde dengeler daha iyi ayarlanabiliyor. O yüzden kranktan daha büyük tasarlanan bu parçanın çalışma dengesini sağlayabilmesi için kullanım koşullarına gereğinden fazla dikkat etmemiz gerekmektedir.

Volan parçasının ne olduğundan ve motordaki görevlerinden detaylıca bahsettik. Sıralı çalışma mekanizmasının ikinci etabı olan volanın dengeleyici yapısından da söz ettik. Yine harika ve değişmez bir yapının elemanını anlattık da diyebiliriz. Rahat ve sorunsuz konforlu sürüşler istiyorsak her parçaya gösterdiğimiz özeni bu çapı büyük dişli parçaya da göstermemiz gerekiyor.

Debriyaj balatasının sıyrılması kötü durumlar oluşturacağı gibi bahsedilen parçanın aşındırılması da motorda kurulamayacak dengenin bozulması demektir. Kaybolabilecek bir enerjiyi kendine toplayarak gerektiği anda kullanan bu parça, özellikle pistonlu ve turbo beslemeye sahip motorlarda da önemlidir.

Çünkü enerji kayıplarını ortadan kaldıran yine volan düzeneğidir. Aşağıda sizler için vereceğimiz videoda, evlerimizde bulunan dikiş makinesinin çalışma prensibini göstereceğiz. Çünkü volan parçasının araç ünitelerindeki çalışma mantığı ile dikiş makinasının kurulu sisteminin işleyişi benzerdir.

[YOUTUBE]https://youtu.be/EMazLuxpzxE[/YOUTUBE]

Kaynak: http://bilgihanem.com/volan-nedir/

Skoda'nın lüks segment arabası Superb'in, üstü açık bir versiyonu fotoğraflarına ulaştık. Orta üst segment arabalarda alışık olmadığımız bir yapıda karşımıza çıkan Superb, oldukça şaşırttı. Peki Skoda Superb Convertible gerçekten çıkıyor mu? Hepsi haberimizin detayında...



Skoda‘nın 2017 yılına girmemizle, farklı segmentteki arbalarını birer birer ortaya çıkıyor. Son zamanlardaki Skoda çılgınlığı artarken, şirket genelinde gözle görülür bir gelişim söz konusu. Skoda, VW’nin alt firması olmasına rağmen Çekli firmaya vermiş olduğu teknolojiler alkışları hak ediyor. Kolay değil! Skoda’nın 121 yıllık bir geçmişi var. Neredeyse ilk otomobil markalarından bir tanesi. VW Grubunun taktir ettiğimiz bir yanı da; kaybolmaya yüz tutmuş markaların yok olmasına izin vermiyor.

Mesela yıllarca üretim yapmayan Bugatti‘nin 2. doğuşu VW ile olmuştur. Volkswagen, zamanında spor araba kategorisinde olsun, her sınıfa göre otomobiller yapan ve şu anda dünyanın en güçlü araçlarını yollara çıkartan bir firmayı ayağa kaldırmıştır. Sizler için konsept çizimlerini yakaladığımız lüks sınıf aracı Superb‘in, CC versiyonuna rastlıyoruz. Aslında Superb’i bu şekilde görmemiz bizleri şaşırtmadı değil! Bakalım bu projenin gidişatı hangi yöndeymiş?

Superb Büyük Bir Convertible mı Oluyor?



Büyük kasa yapılarının sonradan cabrio araçlara dönüştürülmesi sanırım en çok Alman Mercedes tarafında oluyordur. Özellikle S 63 ve S65 AMG‘lerin muhteşem üstü açıklara dönüşmesini bir çok kere izledik. Skoda’da böyle bir akıma girme düşüncesinde olduğunu görüyoruz.

Yapı olarak, fikirlerini bu yönde aktardıkları sürece bence başarılı olacaklarını düşünüyorum. Son kasa değişimi ile Superb‘in güzel hatlarına, CC bir yapının verilmesi dahice.

Superb Convertible Projesi Ne Zaman Hayata Geçirilecek?



Bu konu üzerinde farklı bir çok iddiada bulunuluyor. Sonuçta Skoda, resmi olarak bu aracın çıkışı hakkında bir bilgi vermedi. Ancak çıkmayacağı anlamına da gelmiyor. Sızan haberlere baktığımızda, Skoda’nın 2020 yılı için planları içerisinde böyle bir projenin olduğu bilgisi geldi. Olmayacak bir şey mi? Bence olabilecek bir şey. Hatta böyle bir yapıda Superb’i üretmek akıllıca olabilir.


Şu anda sadece çizimlerini gördüğümüz Superb Convertible’ın, ilerleyen yıllarda çıkışı ile ilgili bilgiler daha net gelecektir. Konsept çizimlerine baktığımızda genel grafiklerin aynı bırakılıp, sadece üstünün açıldığını görüyoruz. Şimdi Superb ile ilgili Skoda’dan gelecek haberlere bakacağız.


Kaynak